Sevdim İşte

yüzüm yüzüne makas kıran bir tren
serçe parmağından yanaklarına bir yoldur özlem
beni seslendiren.
ilk yardıma gelirken gamzen bir gece yarısı
uykusuz bırakmak için mi vardır
yastığımda sesinin sesimle yankısı?

saçların sağanak, gözucun gözuçurumuma değince
derince..
ağır aksak düşer söyleyeceklerim ellerinden,
sus olurum hep simsiyah
senden gidecek mavi bir otobüsün
bana hep erken gelişinde.

sevmişim işte !


bilirim
her gelişin bir emanet gidiş olur !
gem vuramadığın hırsının atları dörtnaladır nedense
yelkovan gazisi acı zamanların duyurduğu tiktaklar
bir kansı öpücük alelacele!
ve yine aşı tamam!

sonra
bekledimde gelmedin makamında
adını bilmediğim mayhoş aksanı bozuk şarkılar
şişemin içine sığmayan alkolden beter bir hüzün
adresim ;melekler şehrinde ikamet bir cennet yoksunu!
ama sevdam şeytanla dansın esas damı
kuşum bile adını öğrenemedi!
muhabbetinin yeminden mi suyundan mı!



aradan epey bir zaman geçer
ve sen
sol şeritteki kalbimi görmeden
fısıldarken
aniden
adımı.
ellerinin tenimde bıraktığı fren izlerini takip ederek
bulabilirim
-arıyorum ya -
-özledim ya-
cehennemin kapısını!


törenine eşlik etmenin iç yankısıyla kolkola
tüm düşünlerimi
acıma ritüellerimi asarım duvarlara !

mahşere değin bilerek yanmak rotam,
atladım süpürgene uçuyorum yine dörtnala
biliyorum senli yollarım bol ateşli cadı kazanları
biliyorum hiç bir huri de benzemez sana

ama sevdim işte !

kaç kere döndüm o cennetin kapısından kaç kere
ne cennete çevirebildim seni
ne de vazgeçebildim esaretinden
senli cennet yok biliyorum ama

sevdim işte sevdim!

sen bir ateştin hep yağdın üzerime..
bense ıslandım ateş gibi!
yanacağımı bile bile..

sevdim işte!