Şiir Masumiyet Kokar

gözlerin limana demir atmış gemi
ben okyanus ötesi yolculuk düşü
bulut yüklüsündür
kimseye yağamayan yağmur, birikmiş midir?


bakışlarım silahsız duvar çılgınlığı
bakışların gökyüzüne dağılan binlerce güvercin
iki avcunun ortasında yüzüm
yüzüm yüzüne komşu ev
karşı pencerelerden bakışan iki düş
bir mucizenin gölgesinde soyunuyor zaman
ürperiyor ten
keder ağırlığından kurtulmak isteyen midir?

aynı masallarla susturulmuş itirazlarız
aynı labirentlerde dolanıyoruz çelişkiler yumağıyla
kamburumuzu içine tıktığımız yolculuk sevdalı bavullar gibi
gölgede dinleniyor özlemlerimiz
bilekten omza doğru yükselen ağrı ezberletilen yanlışlarımızdan mıdır?

suskunluk
dağların ötesini
annesinin eteğini çekiştiren çocuğu
toprağa sığmayan ölümsüz aşkları düşünür
titreyişimiz tenhada
bağırmak isteyişimiz gökyüzü gibi dilsiz
biraz sis, biraz rüzgâr
dalgalara mırıldandığımız şiir midir?


fısıltıya karışan isimlerimiz ödeşsin türkülerin kınalı sabrıyla
serin kelimelerin düşüne takılan yangınlarımız, vahası olsun çölün
fazlasıyla geciktik sonsuzluğa
topuğun ağrısı geç kalmak utancını saklamaktan mıdır?


ellerin ve biz
dudaklarım ve biz
hiç unutmadan bir halka musallat olan çileyi
kaçak iki tarlanın sevişmesinden korkan generallere aldırmadan
değişsin diye cüzzam tarih, topal coğrafya
günün yitmediği, gecenin oymadığı
birbirinin içinde çoğalan dalgalar gibi
dokundukça dize gelen zaman
ve bütün sesleri bitiren dilimizde 'sevmek' lehçesi ile
kutsal nedenler için sımsıkı sarılmak
bu karanlık çağa ışık getirendir

billûr bir zamana geçmek
bu şiire en yakışan değil midir?

02 Aralık 2013 508 şiiri var.
Beğenenler (16)
Yorumlar (7)