Solfejinden Düşen Notalar/Nemrut'a Utanmış Gavur Dağı
dedim ya;
mihrabım çökmüş
şimdi ;emanet rüzgarlarda nefesim
konsiye sevda tüccarı kesem
olmuyor işte,
yanmıyor eski çamaşırlarım!
takılmışım kakülüne bir kere dallı budaklı
kan damlamış iksirime bir kere adamakıllı
solfejine konmuş bir kere notalarım
dedim ya
bu şarkı artık nakarat tutmaz gülüm...!
çocukluğum geçiyor önümden
sayfadan düşüyor kelimelerim
ölüm güfteleri sarılıyor dilime
hicrana tutkun nutkum
boğazım!
boğazımda ki sen misin
yine mi ölüyorsun anne...!
hani gözlerine merhemdim
hayat ağacının ilacı
şimdi;
siciline sen yazılı bir salaşım
kendini kaybetmiş,
kendini kendinde arayan bir ayyaş
yokum işte yitiğim
haber sal cilalı taş devrine
ara çarşı pazar
bu kaçıncı hayattan kaçışım
bu kaçıncı önünde eğilişim
kaçıncı ölüşüm bu
kaç kere ölür ki ;Tanrım bir kere doğan...!
artık güle aforoz bülbül şakıması avazım
tülden örtülere sarıyorum seni bak
kalemim aydan birikmiş günceler yazıyor
yalancı emzik bebesi aklım
şimdiki bebeler de bıraktığın gibi değil
senin ağladığına onlar gülüyorlar...!
düşündün mü hiç?
kaç yıldızsız gece kazancısın
kaç nakarat fısıldamışımdır kulağına
adı/n aşk...
evet
en büyük kumar
kazanmak da var kaybetmek de
sorarım sana;
hangi ölüm sebepsiz
hangi ölüme sebep/sen sevap olur...!
oysa;
şeytanın günaha sevdası kadardı istediğim
kendine kahraman olarak ölmek değil
sultasını kaybetmişse gönül tacı tahtı neylesin
al zaferin kutlu olsun
ama bil ki;
bir niyet uğruna ölüm ölmek değildir...!
gittin ya;
yüz çevirir günden
nemruta utanır Gavur Dağım
gittin ya;
kırılgan fayları levhaları sallanır
yalnız ülkem!
tarihin beyazına kara süren
dirgene gelmeyen düşler silik şimdi
bir gidişe kurban demek çözüm
peki;
gazi mi ?
kahraman mı?
ya da sıradan bir ölü müdür ?
ardında bıraktığın
binlerce onbinlerce cesetsiz ölüm...!
git hadi;
nasıl kavga bu nasıl bir kazanç!
duyarsa;
içimdeki kahraman
dayanamaz
utanır
rütbe söker URFA MARAŞ...!
genelde Serhat Bey'in şiirlerinde volum yüksektir bu şiir ise biraz daha durgundu.. şiirde kırılganlığı taşıyan ses oldukça uyumlu ve başarılı yansımış dizelere..ve sevdayı ve hüznü bir şehrin coğrafyasına sürüp sürüştüren şiirlerin cazibesi hep başkadır benim için..
tebriklerim çok şair..
Gidişler ağını örüvermiş yüreğe
Gitmeler kurşundur artık..
Çok güzeldi..
Kutluyorum şiiri ve şairini👍
İtham edilen,sitem taşlarına tutulan kim bilemem ama Maraş, Gavur Dağı şiire girdi mi duramam. E ne de olsa dağını taşını bildiğim, havasını teneffüs edip aşını ekmeğini yiyerek büyüdüğüm diyar oralar.Anlaşılan hemşerimin biri yakmış şairin yüreğini. yakar mı yakar. Biberimizin acısı da kızlarımızdan gelir.
"gittin ya; yüz çevirir günden nemruta utanır Gavur Dağım gittin ya; kırılgan fayları levhaları sallanır yalnız ülkem! tarihin beyazına kara süren dirgene gelmeyen düşler silik şimdi bir gidişe kurban demek çözüm " E sitemin son kertesi olan söz de rutbe süken kahraman maraş ya da Şanlı Urfa, şaire güçversin.
Tebrikler Serhat bey.