Sondan Bir Önceki Veda Senfonisi

Az önce yaşamak istedim
Sen de fark ettin mi?


Gölgesini kimseyle paylaşmadığı için
Hızla yaşlanan ağaçlara rağmen
Kötü yola düşürülmüş bir elmadan hoşlandım, az önce


Göğsümün çalılığındaki sorunlu bölgeye
Yerleşen güvercin görünümlü mutsuzluğa
Ya sev ya terk et diye bağırdım
Bana faşist dedi, utandım lan!


Bu yalnızlıkta teknik bir arıza var sevgili endişem
Buradan iyi çekmiyor ve karıncalar
Durmaksızın 've' taşıyor bu şiire
Haritada yüzünü sevgilisinin avuçlarıyla yıkayan adamı
Kahverengi göstermişler
Dudakları okunmuyor görüntü kalabalığından


Çocuklardan zehir yapılan çağlarda
Piyano dersi aldığın aşk tanrıları
Ağzını arayan çığlıkların sesini bastırır
Sorun kulaklarında değil madam
Ego mağarasından çıkamayan kalbinde
İşaret parmağını ve yatıştırılmış kelimelerini yanına alıp
Aşka zavallı dizelerle yaklaşanlara doğru koşarken
Topuklarını batırdığın zenci sokakların masraflarını
Dilin uçurumundan düşenler karşılayacak, üzülme

Hem gurbet sağlığa zararlıdır
Fazla uzaklaşma tören yerinden


Işık aşktan da eskidir diye bir söz vardır
ve ışıksız aşk suluboyanın geçmişidir
Üstüne biraz gerçeklik damladığında dağılıverir
Ağlama, gözyaşların parfüm kokuyor


Kahkahalar tarafından
İşgal edilmiş dudaklar... dan-dan-dan
Üç el ateş edildi az önce, duydun mu?
Üç resim eklendi ölü ozanlar albümüne
Üç; asal sayılarca seçilmiş kültürlü bir rakam


Ne tuhaf! Ölüm her iki yandan
Sırtı açıkta kalmış hayatları kıra kıra gelirken
Senin başka uygarlıkların vardı oyalanacak
İçinden hiçbir tren geçmeyen
ve dönüş için rüzgâr bırakmayan yolların



Hani dünya cebindeki mezarlığı gösterip
Üstüne geldiğinde en güvenli yer deyip de kendini sakladığın
Öve öve bitiremediğin o gamze var ya
Yanağımdaki otobüs durağıdır
Toplumsal kaygılarımı şiire oradan bindiriyorum
Daha fazla dayanamayıp
Ticari taksiyle kaçmıştın ticari şiirlere
Ben o günden beri duvarlarla pazarlık yapan
Ressamların fırçasına misafir oluyorum



Saçlarındaki kayalıklara tırmanmıyorum artık
Vıcık vıcık aşkların ustalığını başkalarına bıraktım
Oturma borçlu olduğum bankları arayıp
Dışlanmış müziğe yeniden başladığımı söyledim

Az önce eğitilmiş anlamlar toplanıp sırayla kalbimi kurtardılar
Şehrin damarlarında dolaşan sanal eroinden



Sonsuzluğu hatırlamayı unutmuştum
Ben yokken onu odaya kilitleyip
İşkenceyle konuşturmaya çalışmışlar
Yine de adını vermemiş
Üstüme ay ışığı yağan o muhteşem tepenin


Derin devlete olan inancımız!
Asla sarsılmayacak
Bunu bütün anarşistler bilsin
Bilsinler ki Adolf da insandı(!)
Türkiye'nin bütün Adolf'larını beğeniyorum(!)


Ah! Bu kendinden öteye geçemeyenler
Beni yok sayın maskeli balolarınızda
Yok; kanatları üç hayali harften oluşan kelebek kokteylidir

Rehine sözcükleri kurtarmaya gidiyorum
Yokluğumu Cesare Pavese'nin ruhu dolduracak

Şarkıya dönüşme ihtimali olmayan
Bütün bu afili laflardan sonra
Elmacık kemiğimde Van Gogh resmi gibi duran
Hayal kırıklığımı alçıya alıp
Seni gömleğimin cebinde
Akmış bir kalem olarak hatırlayacağım, affet


Az önce iyi niyetli bir yaprak
Elini kolunu sallaya sallaya
Yanı başından geçen fırtınalara rağmen
Kımıldamadığı için yapraklığından utandı


Ve son kez rüyaların kapısından dönüp
Bir beden büyük aldım vedayı
Seneye de gidersin diye

26 Eylül 2013 55 şiiri var.
Beğenenler (2)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (6)
  • 12 yıl önce

    Ve son kez rüyaların kapısından dönüp Bir beden büyük aldım vedayı Seneye de gidersin diye

    güne ne güzel başlattı şiir

    hele ki final bukadar mı yakışırdı hüzne

    çokca tebrikler şair👑👑👑