Tepelerden Doğan Sabah Güneşi
Nemrut'un tepelerinden doğan,
Sabah güneşi yakmıyordu saçlarını,
Gözlerini korumak için takmıştı,
Terekli şapkasını oysa.
Ovaya açılan vadinin en yükseğindeydi,
Kaderine küskün,
Otlayan sürüsüne kızgındı yüreği.
?Çoban kız olacağıma okusaydım ya,
Ah babam ah,
Affetmeyeceğim ömrümce seni?.
Koca taşları fırlattı vadiye,
İsyan yüklüydüler yuvarlanıp giderken.
Sürü bile ürkmüş,
Öfkeyi kendilerine sanıp,
Ovayı boylamışlardı.
Değiştiremediği kaderi miydi?
Töreler miydi?
Yaşamı mıydı?
Ne yapmalıydı?
Bilemiyordu, ama düşünmeden de edemiyordu.
Oralarda kadınlar cahil,
Kuma üstüne kuma gitmekteydiler,
Çoban kızsa asla,
Asla diyordu daima,
?Ölürüm de olmaz?.
Okumalı diye düşündü,
Okulda olmazsa da, dağlarda, çobanken,
Gizli gizli de olsa okumalı,
Hayatı öğrenmeli, başka yöreleri bilmeli.
Rüzgârın uçurduğu gazete parçalarıyla başladı,
Harf harf söktü alfabeyi,
Gördüğüne sordu bu ne, bu harf ne diye.
Bir gün okula yakınken sürüsü,
Pencereden gözledi sınıftaki çocukları,
Öğretmen de görmüştü ya, korktu kızar diye.
Çağırdı öğretmen yanına,
?Çoban kız söyle bana okumak ister misin? dediğinde,
Gözleri parladı, hüzünlendi, sarıldı öğretmenin boynuna.
Bir süre sonra okuyordu her şeyi,
Aldığı kitaplar öğretmenin di,
Okuyup okuyup dağdaki deliklerde saklıyordu kitaplarını artık.
Neler oldu neler, o kitaplarıyla mutlu,
Babası da, köy halkı da umurunda bile değil di.
Sürüsü bile daha özgürdü,
Çağırmıyordu sürüyü artık oraya buraya,
Kendi de sürüde bir koyun değil di artık.
Okumakla tanımıştı dünyayı,
Ne dünyalar vardı kendinden uzak olsa da,
Neler yaşanıyordu artık biliyordu ya.
Okumak, özgür olmak,
Okumak, anne olmak,
Okumak, güzel konuşmak,
Okumak, cahil kalmamak,
Okumak, daha iyi çoban olmaktı ya.
Kaderini değiştirmek okumaklaydı,
Evliliğine sahip çıkmak okumaklaydı,
Çocuklarını eğitmek okumaklaydı.
Dank etti birden kafasında,
Çocuklarımı eğitmek ha,
Eğitmek ha.
Önce evlenmek, anne olmak,
İşte değişecekti kaderi, yavrularının da kaderleri.
Evlendi, cehaleti aşmıştı okumakla,
Sahip çıktı yuvasına, kocasına, yavrusuna,
Ve de sürüsüne.
Yıllar sonra dönüp baktığında Nemrut'un tepelerine,
Çobanlar hep okuyordu artık,
Vadi yemyeşildi, doğan güneş de şendi.
Isıtıyordu.
Çocuklarını ve diğerlerini düşündü,
Her biri ülkede söz sahibi,
Okumuş, insanlığa hizmetteydi artık.
İnsanlığa en büyük hizmetti okumak ve okutmak,
Ah baba ah demedi bir daha,
Affetmedi de ama,
Yorgun, mutlu gözlerle,
Nemrut'un tepelerinden doğan güneşi izledi,
Güneş batana dek,
Ölene dek,
Daima,
Sevinçle, neşeyle.
05.08.2009.İstanbul.
hem konu seçiminiz , hemde güzel şiiriniz için çok çok kutlarım sizi .
sonuna kadar merakla okudum , şimdi ne olacak diye ?
eğitimin önemi gittikçe fark ediliyor artık yöre insanı tarafından da.
dilerim şiirinizdeki çoban kız örnek olur hemcinslerine !
sevgiyle kalın 😙ud83cudfbb
Nemrut'un tepelerinden doğan güneşi izledi, Güneş batana dek, Ölene dek, Daima, Sevinçle, neşeyle
tebriklerimle abi
Yaşar ağbi okurken tüylerim diken diken
gözlerim dolu dolu oldu
çok güzel bir konuya değinmişsin...
elimizdeki imkanların kıymetini bilmeliyiz..
imkanı olmayanlara destek vermeliyiz
kutluyorum o iyi ve güzel yüreğini..
okumak...
niye mi...
insan olduğumuz için ve şart olduğu için...
hani her şeyin başı dediklerinden belkide...
gönül çeşmesinden bu sefer dökülenler her zamanki gibi hatta daha yoğun...
şiirlerinizi okumak büyük keyif...
nicelerine ağbim
tebriklerim kalsın...
Yaşar hocam konu muhteşem , şiir muhteşem,
bu kunda okadar güzel kampanyalar düzenleniyor ki, okumayan çocuk kalmayacak inşallah,
saygılar