Toprak Ve Su Yüzüm
anladım ki
yalnız masum büyümeyeceksin
ki anladım ara mahallenin çıplaklığında
sitemsiz el sallayacaksın beyin göçüne
tepeden asma bakışlarda dehanın zamanı yok
söyler ve çıkar gider
yetinmek düşer 'Allah' diyen sarı dişli alime
bazen soluğa dizilen lokma gibidir umut
sahi siz sumsuk ne bilir misiniz?
anladım ki yutkunduğun kadar çoğalacaksın bildiğinle...
doğuştan toprak ve su yüzüm
güneş çatlağı bulut artığı
ve oldukça zulüm ekeneği akıl döngüm
her kelimemde sus andını içer gönül gözümde
ne zamanın kıdemlisi ne harcımın efendisi
semalı gecelerde dilimde can kesiği
anladım ki
suya gider gelir gibi an meselesi sürecek düşün
saniyede bırakacaksın uçurtmanın ipini
öyle dere tepe koşmayacakmış hayalin
zira evrelerin k/adınsa her vakit susturulabilirsin ...
-az gittim uz gittim
eğer eksilmeyse her terk
anladım ki bağışlamıyor muğlak zaman
bir yol buldum Mevlana sözü
Yunus avazı kardeşimin sazı
ve bir yol karatahtayı kaldırıp aradan
beyaz sayfalara günlüğe yazar gibi yazmak
pembe sayfadan mahrum çilek kokusundan yoksun
dağınık bahtın yüzünde bütün güzellikleri var saymak
ve Ay'ın uluyan güzelliğine ışıklarını yakmak ısıracağını hesaplayarak
anladım ki
devasa büyüteceksin yalnızlığını
evrelerin k/adınsa yalnızca devasa...
anladım ki suya gider gelir gibi an meselesi sürecek düşün dere tepe koşmayacak hayalin saniyede bırakacaksın uçurtmanın ipini zira evrelerin k/adınsa susturulabilirim her vakit...
ayırmak haksızlık oldu gerçi şiiri ama bunları ben de anladığım için ayırdım.
çok güzeldi yine.
sevgimle