Tut Bir El-Veda Kavin
____Bir aleve tutunmaktı, yüzünde gülümseme...
Kendine çaresiz bakan...___
Sen on yaşımda kal kavin
Babamla türkü söyle
Annemin eteğinde dilek tut yine
Sakın yol alma Kavin
Sakın aldanma....
Ilık bir yel yürek yaremde
Öylesi ağlamalı martılar
Zamanın dalgasında yüzgeçsiz kumlar
Uygun damlalar ağıtlanırken gamzede,
Ellerim yüzümle meşk eder vakitsiz
Ömrümden bir beyaz ç/aldım Kavin
Katre katre söz söktüm kurşunlar saplanırken sinemden
Kentler vuruldu ay ışığı görmeden
Hayata dair heceler sustu ah ilmini serince...
Tebessümlerimin gölgesine sığınmış güz vurgunlarına katık
Bir yemin düşse ela gözlerin
Hüznüme aşiyan ukdeler buğulanır gün ortası
Voltaları şahitlik etse kalp atışlarımın
Azrail alsa yalnızlığımı
Kendine üzgün dargınlıklarım
Acıyım kırılan hayale katık
Benzi soluyor her vakit Leyla ezgilerimin
Soğuk sert bir yoldayım Kavin...
Kör kandilleri sönük mecalin
Sesime yabancı çığlıklarım
Akıllı masalında
Alışkanlıklar görmez riyayı
Serilir adımlarım gitmeye
Gözbebeğine yerleşmişse umutsuz sonbahar
Bilirim Kavin,
Ağır ödenir mukavemeti dilin
Güneşe revnak gözyaşı belki de
Fakir yüreğin herhangi bir sokağına kanmış serçesidir belki de
Riyaya değen soluk
Kayıtsız bir gülüşün izahsız içresinde yeşeren çiçekleri teğet geçse de dilim
Kısır döngülerin amansız yağışlarında
Islanır çocukluğun iyi niyetleri
Anneme döner kızarmış tenin
Son sözü kesince dilim
Tomurcuk kıvamlı telaşıma bir el
Uçuşan iskeletim...
Bende kalanları sazların teline sürüp
İçli türkülere mıhlayacağım imitasyon bakışları
Susmayan küçük kızın kulağına emanet hıçkırıkla
Ardına bakmadan karanlık zamirlerin
Avutup bende beni
Utangaç hicranımla
Satır aralarına elveda düşüp
Bedele soluksuz uçacağım...
Ver elini Kavin
Ver elini
Annem bekliyor bizi...
'şimdi iyi niyetlerimi bir bir yargılıyorum
Bu son olsun...'
Not:Yaş/l/anmış hayat hikayeleri...
kutlamaktan öte bir şeyler yapmalıyım ama elimden gelen bu ..😐 sevgilerle..