üfle sevdayı avuçlarından

adı yoktu

illa rüzgarlarının...


avuçlarımdan üfledim,

saçların maviye karıştı


maviden de mavilikte benimkiler...


nehirlerin çağladı

taştı,

bilinmeyen diyarlara sel oldu

aktı,

ne varsa

kendine kattı...


şarkıların

zamanlara sığmayan

damlalar savurdu

kurumuş göz pınarlarından


ve ellerinle buluştu


birinde yıldızları topladın,

ötekinde köklü ağaçlardan

ham meyveler...


yıldızları gökyüzünde bırakmalıydın oysa

bu illa rüzgarlarında...


ağaçlar gölge olmalıydı

çoluğa çocuğa,

ya da dalları yıldızlara

taşımalıydı onları,


şansı olanlarını

güneşin sıcağına...


sesin daha çok duyulmalıydı,

kirine pasına

konmalı,

çakıl taşları olmalıydı

kör kulakların


sağır yüreklerin

örtüleri uçuşmalıydı

susmuş çığlıklarında...


üfle sevdayı avuçlarından,

sende kalmasın

rüzgara karışsın...


bir balıkçı meyhanesinin

iştah açan mezelerinin

kokusunda

ziyan olmasın


bırak

rakı kadehlerine damlasın...


dizleri sızlayanların memleketlerine

yağmurları taşısın


lokmalar dizilmiş boğazlardan,

resimler

kitaplar

notalar dökülsün,

ve çıplak insan heykelleri...


üfle sevdayı avuçlarından,

sende kalmasın

damlalar denizlere kavuşsun...


dönsün dolaşsın,

saçlarını yeniden maviye boyasın...


~ayça~

21 Mayıs 2016 45 şiiri var.
Beğenenler (4)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (6)