Ümidimin Kedisi

Ümidimin Kedisi

Ne zaman
Gönül penceremin yanına bir sandalye koysam
Kanat kanada tutuşan iki kuş görürüm
Hemen tüylerimi döker titrerim

Beyaz beyaz yağan gidişini
Mesafelerin ayazını
Acının fırtınasını görür
Üşürüm

Hasret güğümünü kaynatır
Buz yanan soba
En çokta iliklerime işleyen çaresizlikten
Üşürüm

Aklım üşür
Ela gözlerini düşünür avucumu ovalarım

Hüzün biriktirdiğim keşke bulutları
Kıraç duygularıma ağlamaz

Sükutumu vazoya koyarım
Yeşil yapraklar çıkarıp
Kırmızı cümleler açmaz

Az şekerli bir hayat
Bir gevrek sevda
Yarım kalmış hikayeler

Dilinde uzun menzilli ecnebi bir sapan
İkide bir
Penceremin camı şangır şungur
Ah edişlerim kornişte sallanır

Kaşkolsuz hayallerimin boynu üşür
Eldivensiz ümitlerimin elleri morarır

Kırmana alışığım ben
Elmas sözlü bir camcı çağırıp
Gönül almayışının yorgunuyum

Sandalyeyi kaldırdım
Naylon çektim pencereme
Isınmak için mi
Hayır
Acımtırak gelmeyişin görünmesin diye

Gönül odamda yalnız mı üşürüm
Hayır
Dilimde kor olmuş demir mısralar
Aklımda dağlanmış ela gözler
Birde
Mırıl mırıl ortada dolaşan
Sık sık penceredeki naylonu tırmalayan
Ümidimin kedisi üşür

11 Haziran 2021 155 şiiri var.
Beğenenler (11)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (13)
  • 2 yıl önce

    Yüzüme bir kedinin ayazıyla yaklaşan ümit, yarım kalmışlıkla üşüyorum. Ama sensiz daha çok...
    Kutluyorum değerli yüreğinizi Kazım bey. Sevgi ve saygılarımı sunuyorum