Uzun Topuklu Hovarda Tarifnamesi
mendebur yanı arttıkça adem_i hırsın 
hele az da  buldu mu hemen fırsatın
bakmaz hiç sağına soluna
aşk ediniminden çıkıverir hemen pamuk helva 
ve
işte harama varsal hovarda_i muamma...!
çapkınlık koymuşlar ya bir kere aczin göbek adını
kendi giderken menzile
evde bekler ünzile!
herifliktir güya mertebesi
basamaz gece yarısı zile kendi evine kaçak girer diz üzeri
düşünmez işte adem aklı o kadarını
benimki evde nasılsa!
bulgurun kaybının pirinçten 
tek hovardanın da kendi olmadığını...!
//... bir yabancı ünzile daha dizerken şerefle ipe. evdekine  güvenmek gerekli nedense.. biri yüz akı sayılır namustan yana ,diğeri sapsarı şana şan ekli...//
istediğin değil
oturduğun dal kadardır aslında yürekte yerin 
emanet düdük çabuk bozulur üstelik yufkadır da nefesi
istikbale çabuk varılmaz uzundur mesafesi 
mesela
asma her gün gıdım gıdım uzanır tırmanır ya balkona
ama kendi köküne basarak
şikayetizce
ve dirayetle inadına
yumurta kafa tavuk aklı işte bu hovardalık
komşudaki de aynı üzüm aslında
sana kaz görünür bakma...!
herifliğe nerden nasıl girmiştir belli değildir
doğruyum çalışkanım ama bol bol tükürürüm
onu bunu anlamam ben yakaladım mı götürürüm
Baltacı baba neler ettin  milete bak da gör 
nasıl olur da 
daha dedesini tanımayan zat dokuzunda seni ezbere bilir...!
sebebinin bir yanında da  vardır elbet  evdeki terslikler
dır dır lar ve isabet oranıyla doğru orantılı terlikler!
eh ne yapsın adamcağız duramıyorsa hanede
elbet az çıkıp dolaşacak başka denizlerde
lakin en kötü yanı yine dönüş  eski menzile 
sen tilki olmuşsun ne ki adem 
şeytan tilkinin omuriliğinde şerbet pişirir
zaten hangi hanımın on çiftten az terliği olur ki 
eh o da az çok her ademce   bilinir
ve en başında yazar 
onda biri çapkınlıksa 
onda dokuzu da kaçmaktır herifliğin...
bak geliyor işte!
eğil 
eğil
hele isabet almazsan 
bu daha da kötü uçuş vakti
hadi hiç  durma...!
şaka bir yana 
oysa tüm dağarcığımızda yazılıdır kalınca
mutluluk ağacı budaksız geçit vermez ucuna
sevda ağacı yüklendikçe meyvelenir 
hafifler olgunlaşır yoruldukça
amma yaş Kemal'e vurdukça azdırır bizim ülkede
yetinememek yeti olmuşsa işte hasta beyinlere
bacaklarından asmalı o niyeti diyet niyetine
elindekinden daha iyisini bulmak değildir zaten halt
öyle ya 
kendini kandırmanın adıdır  o ihanet dedikleri...!
(unutmamalı ki arada gülümsemek de edebiyata dahildir)
ToprağınSesi

Aslında kişilik çatışmalarına,aile kurumunun nasıl yıprandığına bir örnek bu şiir... İnsan sadece kendini kandırmakla avutur bir yere kadar...
toplum bilinci bu denli geleneksel algıya açık oldukça,malesf ki tutarsız davranışlar kendini ispat eksilmeyecek ... gazetelerin üçüncü sayfasından boy boy okuyacağız devri alemin çirkin karelerini... Ünzileler çitlendikçe ve sustukça mor çatılar hevesle açılacak...Meşhur papatya dernekleri bültenler okuyacak..Ama ünzileler hep ağlayacak.. Derin yara gerçekten..
Algınıza ve samimiyetinizin içtenliğine saygılarımla.