Var/oluşum
.
Ser
Zen 
İşim nokta 
Cümle  başlangıcında...
İlk   evrem
Cehennem, 
Sıkışmış kenetli her zerrem...
Sıkılıyorum,
Daralıyorum,
Bunalıyorum...
Sayımsızım,
Yalnızlığın  en  büyüğü
Mahşer,
Dokunamam  kendime.
Eğim,
Büküm,
Kıvranış,
İnleyiş,
İç çekişim
Akıl  bozar...
İşgalci  devrem  
Tetik! 
Çökmüşüm  yüreğime,
Nefesim  yangın,
Öfkem  şahlanışta
Yayıldım  ansız,  zamansız...
Işık,  enerji
Parça,  tane,  dalga
Yayıldım  her yana  
Yana  yakıla.
Hızım  düş,
Soluğum  engin,
Kendimden  gelir
Kendime  giderim; 
Sonsuz ,
Derin 
Kederim
Etsem  etsem  en  çok
Kendim  ederim...
Üç  yüz  bin  yıllık  yoldan  geldim
Yoruldum, duruldum
Küllendikçe  öfkem
Soğudum, soludum
İç  çekerim 
Yasasız  yasam
Eskizsiz 
Madde! 
Halden hale
Katı,
Sıvı,
Gaz,
Plazma. 
Nötron,  proton,  çekirdek;
İyi, kötü  ve  tarafsız.
Yük yüklendim  kahır  ve  sabır;  
Kenetlendi  zerrelerim
Galaksiler  kustum  toz,  duman,  ateş, fırtına... 
Ciğerimden  tükürdüm yüküm
Döner  kozmik  ışımaların  koynunda doğumlarım  
Sancırım, bulanırım; 
Işık  ışık  karanlığa kusarım,
Alev  alev  soğukluğu  yakarım, 
Kendime  doğar,
Kendimi  doğrarım...
Kahkahalarım  ağlayışlarım  sağır, 
Kör!
Ne    çığır/ışıma  yanıt  
Ne  de  bir  göz  seyrime; 
Çıldırmışım döne   döne,
Savrulur  giderim  her  yöne
İçimde  galaksiler  kükrer  sallanır, yanar,  kavrulur  
Yorulur, durulur...
Kükredikçe  nova,
Sarsılıp  koptukça dehşet 
Yorgun ,durgun     gezegen 
Fışkırır damarımdan
Atar-toplar
Katar katar  izotoplar...
Nicesinden
Milyar,  
Akla  zarar
Sığdım  üç  boyut...
Z/aman  
S/ayan beyan  yok...
En,  boy,  genişlik;
Uzaya  uzaya  yokluğa 
Mekan   koydum varlığımı,
Ussuz  bucaksız
Dev/asayım.
Yayılırım  yalnızlık  yayılır,
Düzele,  bozula
Kah  ateş  topu,  kah  buzula...
Yıldızlar  büyüttüm  karanlığın  koynunda
Öldükçe  kendine  çöküp
Saldırır   etrafa;
Kara  deli k/alp,  
Anka misali  külünden  doğmaya...
Dokuz  milyar  yıllık  hız  ve  ihtilal,
Sonsuz  ihtimal;
Var,  vara,
Kavga, kargaşa,
Bağıra,  çağıra,
Duyan  yok...
Bağrımda  savrulur  zaman çer  çöp
Kuyruklu  yıldız, meteor...
Yolum  milyar  ışık  yılı...
/Zaman  kurgusuna  çatma  vaktidir/
Galaksilerimin   bağrında
Trilyon  güneş,
Soğudu parçalarım güneşlerimden  kopup;
Bir birine  çala, çarpa
Yörüngelerinde fır  dönerek,
Felek
Çark,
Pervane...
Bilincimin  yansıması
Suya  dokundukça...  
Ateş 
Keş...
Zincirledim hayatı hücre hücre  zindana
Zaman  başlar,
Mekan  döşer  
Uzay  fersah  fersah  işgalime   tanık,
Boyun  eğer
Madde  yaşama,  
Yaşam, amacına çevrilir
Bilincimin  algısında.
Etki  tepki    denklemi
Ve başlar  akla  devri
Kavram
Kav
Ram 
Varlığım.
Ser
Zen 
İşim ölüm  yaşam  arası
Cümle varlığım.
...
..
.
Yağmurlar yağdım  binlerce  yıl  gök  gözümden
Ateşe   akıttım  yaşlarımı,
Devran  döngüsünde   verdim   kavgamı,
Soğuttum    toprağı...
Demir  dağlar  çaldım   göklerden   
Pas  soluttum  ciğerime
Ve su
Ve ateş
Benden    doğma  iki  eş,
İki  düşman,  iki  kardeş
Bölüştüler   saltanatı
Kıtalara bölüp sundular  hayatı;
Var oluş kavgasıdır su  ile  ateşin...
Ser
Zen 
İşidir  işçiliği
Çırağı  ustasına  usta,
Zaman  yokluğunda
Neydi  birbirinden  gelip  geçen?
/Kısır  kısrak  tay  doğurur
Yakamozunda  ay  boğulur
Ok  hedef  şaşıp   yay  vurur
Savrulur güneş kendi  ölümüne  
Öfkeyle yeniden  yüreğinden doğrulur
Kendine  kendini  doğurur/
Göz  benim,   söz  benim,
Mizan  benim!
Bu  yazıyı   k/alem/siz 
Yazıp çizen  
Dilsiz,  sazsız 
Ve arsız
Dü/zen bozan O/zan  benim!
Sığar  noktaya  
Sığmaz   akıla
Ser 
Zen 
İşim... 
Ya  ateş
Ya  su
Ya hayat  
Değil/sen   nesin?
Kuantum büktüm,
Dalga,  tane  yüktüm,
Kalıpsız döktüm,
Kendimden ürktüm;
/Sonsuz  dediğin yokluk, 
Her   var  kendi  sınırlarında, 
Varlığıyla   kendini  kanıtlar,
Varlığını  fark  ettikçe  yalnızlığında  yanar
Yeniden  başa  sar;
Anlam  anlam  hayat  sığar  
Her  var 
D/evrede   N/eden   A/şikar
Akıl anlar 
Bil/im  denkleminde.../
Ya  can!  Ya  can! 
Ya  cansın!
Ben/sen 
Zaman  mekan
Biziz  birbirimizden  gelip  geçen
Bu bitimsiz  döngüde...

Ya can! Ya can! Ya cansın! Ben/sen Zaman mekan Biziz birbirimizden gelip geçen Bu bitimsiz döngüde... Şiir oldukça realist.Felsefi terimle devingen bir düşüncenin eseri.Oldukça bilimsel.Bu yüzden diğer şiirlerden ayrı incelenmesi gerekir.Aşk şiirini okur gibi okumak bu şiiri anlamaya yetmez.Herşeyin insanla başlayıp insanla bittiği düşüncesi.Şair bilimsel terimleri kullanırken o kadar uyumlu ki bilimsel terimin zorluğunu anlar hale getiriyor.Yoğun emek isteyen bir şiir.Belli bir kültür birikimni ifadesi.Şaire söylenecek tek şey çok güzel olmuş.Sevgiler.😙😙😙😙😙😙😙
/zamanın kurgusuna çatma vaktidir/
tanrı günah işlediğini anlasaydı cehenneme kapanırmıydı? (bunu mecazi olarak alınız)
kara/yağ/ız şaire selamlar...
👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍👍
👍👍👍👍bitimsiz döngünün bitimli dizelerinde varoluşun temel yasalarını, diyalektik bir üslupla harika anlatmış usta kalem.. kutluyor ve sayğı bırakıyorum sayfasına.. okumaya doyamadım.. müthişti.
Aslında hepimiz bir gerçeğin suretiyiz. Geldiğimiz yere, geldiğimiz şekilde gideceğiz. Gördüğünüz ne var ise hepsi sanal, aşktır asıl olan. Bilesiniz ki kendini sevmeyen, hiç bir şeyi sevemez; sevmeyi bilmeyen gönüller ise asla gerçeği göremez. Asıl işkembeyi dolduranlardır cehennemi körükleyecekler; yaradılanı anlayamayanlar, Yaradan'ı nasıl anlayacaklar?.. Var oluşun aşk ile mümkün olduğunu nasıl kavrayacaklar?.. Cami önlerinde para toplamak ile çözümlenecek kadar basit değil ki bu işler!!.. Yaratılışı anlamak akıl işidir ve de yaratılışı kavramak aklın işidir. Müthişsin Nedimim; yürekten kutluyorum. Nice paylaşımlara...