Vuslat Soyunacağım
/Ruhuma  düştü aşkın,  bir  şimşeğin  ucundan  
Ecel  kanı  içirdi,   meleğin  avucundan/
Nevrozlu   lokmaların   genzime  dizilirken
Bu  sevgiye  sağlıksız  bir  kişilik  yükledin
Günde  yirmi  dört  saat  aşkından  ezilirken
Maskeni  atacağın  günü  nasıl  bekledin?
Mutluluk  birkaç  beden  üzerime  büyüktü  
Zamanım  şanssızlıktan  utanıp  boyun büktü
Sözün  aşkla  oyunu;   dil üstündeki  düğün
İşte  senin   sanatın!  Konuşma  ustasısın
İmlâya  hükmederdin, bu muydu  övündüğün?
Ustalık  şöyle  dursun, kandırma hastasısın
''Unut!'' deme  boşuna! Vazgeçersem  anmaktan 
O zaman  kahrolurum  kör  gibi  davranmaktan
Yok, yok, ben  değilim  can! Sensin  günâh  varisi 
Kaderin  cilvesinde  veballere  çağrısın
Kefenim  kefen  değil,  hatalar  entarisi
Soluduğum  havada   pişmanlıktan  ağrısın
Gün  akşamı  öperken   öleyim   dedin  mi  hiç?
Günâhıyla  sevişen  ölüm    izledin mi  hiç?
Marazlı  hece  gibi  bir  kenara  atılan
İsmi  hiç  konulmamış  serkeş   şiirler  yazdım
Bitmeyen  bir  öyküydü  yıllarca  anlatılan
Sen  zarar  görme  diye  kendi  kuyumu  kazdım
Aşkımızı  hastalık  olarak  anacağım
Ölürken  hasret  giyip  vuslat  soyunacağım
2011
MAJ

güzel şiirdi tebrik ediyorum Müjgan haım
..yitirilmiş umuda imgesi hastalıktan sıfatlar işliyordu sevdanın isyansı ruhhalinde kavuşmayı sonsuzluğun boşluğuna bırakıyordu teşekkürler şiire..tebrikler müjgan hanım..selamlar...