Yas/emin
yas/eminin
kızıl renkli
tebesümler vururdu yanaklarında kendini
devlet kaçkını militanlar gibi
gamzesinde ben saklı dururdum
akşam üstleri çıkardım oradan
yas/emin benden habersizdi
tek kişilikti aşk
yahut yas/emin böyle bilirdi
geceleri
ben çıtsız yürürdüm
uyandırmazdım ürkek ceylanları
ve uyanmasın diye yas/emin
bir gece daha yaşamak adına
süzülüp yanaklarına
tenine değerdim
kendisinden habersiz
dudaklarına sözülürdüm
o bilmezdi
benim ona nedensiz sürgünlüğümü
bir gece vakti bir militan
saklandığı yerden çıkacaktı
kendini ele vermemeliydi
hesaba katılmamış
haylaz bir çocuk ağladı
ve uyandı yas/emin
ben suç üstü yakalandım
bütün günahlarımızı bana yazdı yas/emin
bütün mahkemelerinde beni yargılayıp
ve o bütün sevmelerimi
bir mültecinin heybesine yerleştirirdi
afaroz edilmiş şehirlere
afaroz edilmiş aşklara sürgün
maltada
akşam üstü demir ranza, isli duvar
maltada
akşam üstü hasretli prangalar
malta yas/emin kokardı her vakit
bunu bir ben bilirdim
Bizim bildiğimiz şu Malta mı?Şairlerin vurgun yediği,duvarları insan nefesiyle kokan Malta.Kimbilir ne prangalıları yolcu etti de kendi yok olmadı.Tarihte adı kaldı.Şairlerin diline düştü.Dillere düşesice.Sevgiler.😙😙😙😙😙😙😙