Yüksek Çözünürlüklü Rem

Kirpiklerini yakan gözlerinin kendiliğinden siyahı


Sır okunmasız, dudaklarının arasında mecazi gülümsemelerle
Duyulmamış cam kırıklarının sesi ıslak ve yağmurlu
Bu ilkti nefesime ödünç rüzgar çizmek
Sondan bir önce avuçlarımla kapatırken gözlerini
Senden ben- sonra izafi yaşamaktı ...



Masum bir müze on bir kelime eski bir resimde
13 ons ağla, kurak bir kıta ve kimsesiz
Sonra uykuna sızan kemirgen şiirlerle
Kemiklerinde sızlayan kanın en sıcak
Yarasına bas yüzümü de



Göğsüm narkozsuz açıla bilir
Belki gece ansızın bir otopside
Yerin yüzüne açılan her meridyen
Dökülür bir damla suda
Dünya yeniden yaratılır
Ağzının kuzeyinden


Çarptığında ölümcül hüznün krateri
Parçalanan ruhun doğrandığı ceremesinde
Endişem kim tasarlayacak uçurumumu
Korktuğum im lerde mi asılı kalacak gece
Kimim eksikliğim ve yokluğum
Kimim sessiz kimsesiz kimliksiz
Bölünerek eksilerek savrularak
Ya da...ne bileyim


Nuhtan kalma tufan artıkları
Mesih ölmüş olmalı
safir


Labirentinden
Bir yangın mı bana
Seni lavıma ayırdım
Yaşayamadığım her günü
Yakarak
Dün
Senin sesinde
Son nefesini
oynadım


Çok uğultulu grizu rengi solmuş ruhun
Soluğunda bir dağ esintisi
Ezberlenmiş masallarda ölüm tiryakisi her sufle
Her replik sonrası iki çizgi avuçlarımdan göğüsüne
Nabzına düşen binlerce yontu bıçağı
Yalnız muamma
Benden çoğalan
Önceden bir sonra


Bilmem anlata bildim mi
Üç gündür dünya...

13 Ağustos 2014 197 şiiri var.
Beğenenler (10)

Henüz beğenen olmamış...

Yorumlar (6)
  • 9 yıl önce

    Özlemiştik Cumali Çorbacıyı ve şiirlerini tekrar hoş gelmiş aramıza mısraların arasında kelimeler dans ediyor adeta...👍🤐👑