Zeynep Efsa'm

Önce gözlerimize düştün,
Parmağımızdaki halkaya,
Avuçlarımızdaki kınaya düştün,
Ve nikah şekerlerimize,
Sevgimize düştün,
Dualarımıza umutlarımıza,
Göz yaşlarımıza düştün, haberini aldığımızda,
Şükürlerimize düştün ve rüyalarımıza,
Kanımıza düştün,
Annenin canına,
Aylara düştün,
Ve sonunda geceyi sızlatan çığlıklarla,
Yüreğimize çığ gibi düştün

Gülümün tomurcuğu
Babasının goncası
Gözümün ilk ağrısı
İyi ki doğdun yüreğimin Efsa'sı

Daha dün gibi babanı askere uğurlayışların
Daha dün gibi üzüntüden dudağını kanatışların
Daha dün gibi koynumda usulca yatışların
Daha dün gibi annene göz yaşı oluşların

Şimdi 9 yaşındasın gençlik adımlarında,
Ve sen bizim hep baharımızsın
Güzelsin, gözlerinin mavisindeki,
Dalınan düşler kadar gerçek, korkulan endişeler kadar ürkeksin,

Ve bak yine babana hasretsin ilk doğum günündeki gibi,
Sana ufak bir kart göndermiştim ya hani askerden ilk doğum gününde,
Üzerine;
?Canım kızım; bu karta yazdıklarım senin için şuan hiçbir anlam ifade etmiyor biliyorum
ama belki bir gün büyüyünce okursun ve seni ne kadar çok sevdiğimi anlarsın!
Doğum Günün Kutlu Olsun bebeğim?
Asker babandan sevgilerle...? yazmıştım,
Annen o kartı sandığında saklamış
Muhtemelen sana bu yılda okutacak,
Her yıl okudukça duyguların daha da değişecek,
Belki sende annen gibi sandığında saklayacak her yıl okuyacaksın,
Belki de 18'inde yırtıp atacaksın,

Biliyor musun? kızım
Deden senin ağzından bana cevap göndermişti,
Askerde aldığım ilk mektubum sendendi,
Arka sayfasında senin küçük ellerin çizili,
Ve bir kaçta küçük çizgi senin kalemindendi,
Ben o mektubu hala saklıyorum ve hep saklayacağım,
Güzel kızım,
Bensiz geçirdiğin bu doğum gününü de özürle,
Ve yine bensiz geçireceğin nice doğum günlerini de şimdiden kutlarım,
İyi ki Doğdun Zeynebim,
15.04.2009/20:02