ateş düştüğü yeri iyi bilir.

Kalbimin bezgin çarpışları kendini iyice belli ederken, bu kalbi zayıf kişiliğin bir zamanlar kalbi dur durak bilmeyen o çılgın gençliğiminle aynı kişiliği oluşturduğu gerçeği birazdan öte aşırı sıkıcı bir vaziyet.

her yeni bir çarpış; bir nevruz coşkusu taşıyor yüreğimde.. bugünde yaşayacağım ve bugünde yaşamam için bir sebebim olmalı.. Aslında bir sebebim hep vardır ve en büyük sebebi kendim oluşturmaktayım.

yüreğimde vakti dolmuş bir sevda, o ölü.
yüreğimde hala seviyorum melodileri ve
mantığım; bana gerizekalı muamalesi yapıyor.

seyret ana ateş düştüğü yeri yakıyor ama.. düştüğü yeri iyi biliyor...

Bedenim bu sabahada canlılık gerçeklerini barındırırarak merhaba diyor, bu sabahta yaşıyorum beni anlıyor musun? bu sabahta sensiz, bu sabahta amaçsız senden yana, bu sabahada bir umut yok ! sen kendini öldürdün, ölen gelmiyor ve senden yana bir umut besleyemem artık.. ve tüm buna rağmen hala yaşıyorum görüyor musun? sensiz yaşıyorum..

ama kalbim atmıyor.. anla beni. Yorgun, bitkin ve amaçsız..
atmakla atmamak arasında..
yaşıyorum Ş yaşıyorum eğer bu yaşamaksa.

seyret kardeş, ateş düştüğü yeri iyi biliyor ve tüm enerjisini orayı yakmaya harcıyor.