Bir Kedi Düşünürüm Kucağımda 1

                                                                                                   24.04.2025

(Bir Kedi Düşünürüm Kucağımda)

Tortop ,2025 yılının 1 Ocak’ta, doğan 3 kedi yavrusundan biri… Tabi ki bu tanımlama herkes için çok yetersiz olabilir…

Kısaca anlatayım :

Kardeşlerinden farklı bir şekilde yürümesi sebebiyle dikkatimi çekti ve ona çok sonraları bir ad verebildim. Çünkü o günlerde belirttiğim nedenden başkaca bir farkı yoktu diğer kedilerden.

2 ay baktıktan sonra annesi onu ve kardeşini ayırdı.(Kış yavruları olması dolayısıyla erken bir ayrılıktı bu.)

Kedilerin genellikle bir evde yalnızca bir insana bağlandıklarını duymuşsunuzdur. Ancak nadiren de olsa herkesle iletişimi olan kediler de olabiliyor. Tortop da bu kategoride olanlardan biri…

Bizim nazlı Tortop şu an ; “gel” deyince anlıyor… Bazen hemen , bazen de nazlanarak daha sonra çağırdığınız yere geldiği de oluyor.

Mutfaktan duyduğu tıkırtı, onun ve kardeşinin yemek yemek için mutfağa gitmesine yetip de artıyor bile…

Beslenme alışkanlıkları bakımından ayrıştığı yön ise , önceleri gibi veya sahipsiz kediler gibi ne bulursa yemiyor, yemekten hoşlandığı yiyecekleri yemek için bekleyebiliyor. Özellikle de alıştığı veya sevdiği yiyecek sunulmadığında bir yemeğe, bir de yüzümüze bakması da bir hayli komik…

Yorgunlukla uzanan birini gördüğünde direkt onun yanına gidiyor ve hemen onu taklit edercesine yanına ,ya da üzerine uzanıyor.

Kediler, genellikle sıcaktan hoşlanıyor ancak ne kadar sıcak olursa olsun süratli giden bir araba sesinden korkup sıcak odadan soğuk ve daha arka odalara, mekânlara kaçabiliyorlar. Eve yeni gelen misafirlerden çok korkuyorlar.

Her ne kadar sizlere bir takım tezler sunulmasa da bu naçizane inceleme yazımda anlatacaklarımın da her kedi için genellenebilir olmadığı temel sayıltılarımızdan biridir.

FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ: (Üzüm üzüme baka baka kararır.)

· Tortop Kedim Bu gün 3. Ayında; 3 ay 24 günlük minik ama kendini kurtarmış sayılabilir.

· Ayakları adeta patik giymişçesine beyaz, kuyruğu ve tüyleri tekir kediyi andırmaktadır ve annesi gibi kuyruğunun ucu beyaz renklidir.

· Gözleri koyu yeşil, burnu muntazam ,minicik ve güzeldir.

Şu an en çok ilaç kutusu kapakları, ot süpürgesi çöpü ve en çok da hasta kardeşiyle oyun oynamak istemektedir.

· Kardeşi ile renkleri benzerlik göstermekle birlikte ,ileride açıklayacağım bir takım huyları bakımından farklılık göstermektedir.

· Bu çağlarda genel olarak , görmelerinin , işitmelerinden daha zayıf olduğunu fark etmiş olmak benim için ilginç bir gözlemdi. Zaten ilk doğduklarında da 15 gün sonra gözlerinin açılması bu kabulü destekler görünmektedir. Ancak gelişim zamanı geç diye en kuvvetli görme yetisidir ya da değildir demek de doğru olmayabilir …

· Kedilerin küçükken gözlerinin sabit bir şekilde baktığını, görmek için gözbebeklerini oynatmak yerine ,kafalarını çevirmek zorunda kaldıklarını ve bu davranışlarını daha sonra kazandıklarını da belirtmekte fayda var.

· Kulak tüylerinin herhangi birinden bile çok hassas duyumları olduğunu gözlemlemek de ayrıca ilginç bir deneyim oldu benim için...

· Yeni yıkanmış obje ve nesnelere ilgi duyduklarını gözlemlememiz yine işitme ve koku alma duyularının , görme’den çok daha önce ve daha kaliteli olarak kedilerde işlev yaptığını söylemek zor olmayacaktır.

· Ancak bir organ ya da uzvun geç gelişmesinin onun ileride daha güçsüz ya da güçlü olacağını söylemek de doğru olmayabilir ayrıca bu daha detaylı ve profesyonel bir incelemeyi de gerektirebilir.

RUHÎ DURUMLARI : (Ne Ekersen Onu Biçersin)

Tortop, evde büyüyen çok şirin bir sokak kedisi … En güzel hangi huyu deseler “hepsinin bir bütünü” derim. Şu an emekliliğimin bu üçüncü ayında ,böylesi güzel ve belki de gelecekte önemli olabileceğini düşündüğüm gözlemleri yapmama olanak tanıyan bu minik kedinin varlığından dolayı çok mutluyum.

Ailecek bizlerde bir alışkanlık oluşturdu desem yeridir.

Önce ninesi vardı. Şimdi annesi var.

Ninesine gelince: Ninesi -tabir-i caizse - pos kuyruklu ,siyah – beyaz renkli ve yeşil gözlü ; ürkek bir sokak kedisiydi.

Kediler genel olarak sıkıntıya gelmeyen, başına buyruk davranan canlılar olsalar da , şaşırtıcı bir yönleri de renkleri benzese de kedilerin her birinin ruhsal durumlarının farklı olması ve tümünün ,abartısız, kendilerine özgü kişiliklerinin olmasıdır…

· Kediler çok heyecanlı varlıklardır.Özellikle de ruhsal durumlarının ,mutlaka her çocuğun gönlüne sevgi, iyilik, şefkat gibi insanı insan eden duyguları yerleştiren ve besleyen özellikleri bakımından, edinilmesi gereken bir arkadaş olarak görebiliriz onları… Yaşamda sevginin, herkesin ve her canlının, her duygunun farklı frekansları olduğu gerçeği de durumun başka bir boyutu…

· Genel olarak ,kediler haşin oyunlarla büyüdüklerinde ve haşin oyunlar oynadıklarında haşin; uslu ve yavaş davranıldığındaysa uslu ve yavaş davrandıklarını gözlemlemek bir eğitimci ve öğretmen olarak beni oldukça etkilemiştir.Öyle ki evde büyüyen kedilerin ,bu sokak kedisi olsa dahi, fazla kavga etmeyi bilmediklerini ve tırnaklarını ve hatta seslerini bile kavgada ya da isteklerini belirtmede kullanmadıklarını gözlemleyebiliriz.

· Kediler genel olarak çok hassas ,adetâ doktor hassasiyetinde varlıklar… Öyle kedilerim oldu ki benim tıpkı bir doktor edasıyla ağrı teşhisi yapabiliyorlar. Hasta olduğunuzda veya hasta olduğunuzu hissettiklerinde başınızdan ayrılmadıklarına dair de pek çok duyum almış olabilirsiniz.

· Kedilerin nankör olduklarını düşünmüyorum…Onlara olumlu, tutarlı, gereksinimlerine cevap verebilecek ortamlar sağlandığında çok uslu ,akıllı davranışlarda bulunabildiklerini ve sokaktaki sahipsiz kedilerin hırçın olmalarının temel sebebinin de “ekmek kavgası” ve “liderlik” ile ilgili sorunlar olduğunu bugüne kadar sizler de birazcık da olsa gözlemlemişsinizdir.

· Kısaca haşin davranışa haşin; uslu davranışlara uslu tepkiler verdiklerini söylemek ,insan-kedi ilişkilerini bu şekilde formülize etmek bir bakıma doğru sayılabilir.

· Korktuklarında adeta bir ses patlaması çıkarırlar ve sırtlarını kabartarak palas pandıras kaçarlar, ya da sırt üstü yatarak pençelerini kendilerine bir savunma aracı olarak kullanmaya çalışırlar.

· Sinekler ,böcekler,vantilatör vb. hareket eden ne varsa ,kalemle deftere yazsanız dahi ilgilerini çekebilir…

OYUN -YEMEK -UYKU SAATLERİ VE KEDİLER

Bu gözlem defterinde kedilerin oyunlarının ilgi çekici olmasıyla,oyun sürelerinin miktarı arasında doğru bir orantı olduğunu söylemek mümkün…

Örneğin; hem yuvarlanan ve yuvarlanırken ses çıkaran ,doğal, çevrede kendince bir anlam taşıyan objelerle daha fazla vakit geçirmelerini gözlemlemek pek de zor değil…

Bizleri şaşırtan ve ilginç gelen yönlerinden birisi de bu minik kedi yavrularının ikisinin de (Tortop ve Kardeşi) hiç kuş görmemelerine karşın ,mekanik cihazlardan yayınlanan kuş seslerini işittiklerinde havaya bakmaları ve sesin sahibini havada aramaları oldu. Oysa ki bu minik kediler henüz hiç kuş görmemişlerdi. Denemesi bedava !

Bu durumu destekleyen bir başka örnek de denizi olmayan bölgelerde bile balık kokusuna tepki vermeleri ve balık yemeyi de çok sevmeleri , hatta hatta yeni balık gören kedilerin balık yemek için can atmaları da genetik olarak yatkınlık mıdır araştırılması gerekir.

Oyun ve uyku saatleri olduğunu ve tıpkı biz insanlar gibi ailecek uyumlu davrandıklarını gözlemlemek de ilginçtir.

Sizler de oyun,yemek,uyku saatlerinin olduğunu ve bu saatler kaçırıldığındaysa yemek yemek için beklediklerine, oyun için can attıklarına ya da uyku için yer aradıklarına onları birazcık gözlemleyerek tanık olabilirsiniz…

Çoğumuz üzeri herhangi bir şekilde (naylon veya kumaş farketmez ) örtülü hareketli oyuncak veya herhangi bir nesne gördüklerinde ,işittiklerinde hemen atladıklarına ve ilgi duyduklarına da şahit olmuşuzdur.

Kendi kendilerine oyun bulabilirler, perdeler, koltuklar vs. onlar için oyun alanları olabilir. Bu esnada seçtikleri objeler genellikle ,sanıldığının aksine , ışıklı, pahalı oyuncaklar değil doğal çevreden ve bizler için durağan ya da alışıldık bir takım nesneler olduğunu da fark edebilirsiniz.

Klâsik şartlanma diyebileceğimiz metodla ,belli bir saatte evimizin ışıklarını, gece lâmbalarına dönüştürdüğümüzde onların da uyku moduna geçtikleri ,hafif bir müzik ile çok güzel ve kaliteli uyku uyudukları ,uyku esnasında muhtemelen rüya da gördükleri gözlemlerimiz arasındadır.

KEDİ KUMU VE PRENSES :

Bu sene Tortop’un annesi ,biz ona Prenses diyoruz, ile ilgili olarak çok ilginç bir olaya şahit oldum…

Prenses ; onlara hazırlamış olduğumuz kedi kumuna yavrularını da o kısma çağırarak yönlendirmektedir. Daha önce böyle bir gözlemim olmamıştı. Acaba öğrenen kedi ,yavrularına da herhangi bir yaşantısını öğretebiliyor ya da eğitebiliyor mu ?sorusu üzerinde düşünmek ve ayrıca gerçekten kedilerin iletişim düzeylerinin iç güdüsel mi yoksa gerçekten anne kedinin 4. Kuşak yavrularının olması deneyiminin bir sonucu mu, ya da başka bir deyişle anne kedilerin de doğru ve yeterli bir ortam sağlandığında öğretme açısından böylesi bir ilerleme kaydetmelerinin mümkünâtının incelenmesi, tartışılması gerektiğidir.


28 Nisan 2025 8-9 dakika 43 denemesi var.
Beğenenler (2)
Yorumlar