Değişim 3

O günü hiç unutamıyorum , beni çok sevenim.
Kırıkkale'ye belki de senelerdir öyle kar yağmamıştır.
Sabah açılışındaydım,dükkanda çalışıyordum;sürpriz yapıp habersiz gelmeyi severdin ama bu fırtınalı ve yoğun yağan karda uyuyor diye düşünmüştüm.
Yoğun bir şekilde işime odaklanmışken ; her zaman ki gibi böyle gülümseyerek durmuştun tezgahımın camekanının önünde. ‘'seni bekletmek istemedim,aşkım''demiştin.
Sen ne iyiydin,ne cesaretliydin,canım aşkım benim.
Ne çok hoşuma giderdi bir zamanlar;böyle ben işime odaklı dünyadan bıkmış bir şekilde çalışırken Dünya Güzeli'nin Güneş gibi gülümsemesi gözlerimin içine içine. O bir andaki karşıma ani çıkışların. Kalbimin ritminin değiştiği anlar,ne de güzeldi. Aşıktım sana.
Aa, o günü de hatırlıyorum.
İçime sabahtan bir sızı düşmüştü. ‘Sevdiğime bir şey olacak' diye içim içime sığmıyordu.Üzülmeyim diye normalmiş gibi iş saatleri olmasına rağmen erkenden yanıma gelmiş,yine o gülümsemen ile çıkmıştın karşıma. Mutluluğum benim.
Habersiz hastaneye gitmişsin patronun ile. Elindeki o sargıyı gördüm ya nasıl yıkıldı dünyam başıma. Sana zarar gelmişti. Sanki benim elim yanmıştı.''poaça pişirdim aşkım,tam çıkartırken fırından tepsi elimi yaktı düşürmeyim,kızmasınlar diye bırakamadım da.''
Bana yine pasta almak için on dakikalık yanımdan ayrılınca hemen en iyisi olduğunu düşündüğüm sargı bezinden almıştım senin için ‘' en iyi sargı bezi ile pansumanını tamamla aşkım benim''
Fotoğraf makinen ve gözlüğün için,karşı dükkan olan gözlükçüden mendil almıştım iki tane. Mavi ve pembe.''biriyle gözlüğünü diğeri ile fotoğraf makinanı siler,temizlersin aşkım.''
Ne kadar da ilgiliydim değil mi sana karşı. Çok seviyor,çok önemsiyordum seni biliyorum. Bu jestlerim çok hoşuna giderdi. Seni arzulayıp ulaşamamak kadar ki olan düşlerimdeki sarmalarım seni kollarımda,böyle sıkı sıkı ilk zamanlar için geçerliydi. Biliyorum çok severdin sarılmayı,sarılmazdım sana pek. Sen ‘sarıl' deyince de ‘bunaltma beni ya' diye terslerdim seni. Yanaklarımı öpmeyi çok severdin. Burnumu da. Sen ne çok severdin beni ya. En tuhafı da ben ne çok severmişim seni. Sevgim nasılda söndü,nasıl duygusuzlaştım. Hep yanımda,tek yanımda olmanı dilerken , yanımda oldukça,olmak istedikçe nasıl ittim seni kendimden,nasıl kırdım kalbini. Özür dilerim canım aşkım benim.
Arkadaşına telefon görüşmesi yaparken ‘yavrum' demiştim. Bir de yüzsüz yüzsüz ‘alışkanlık' demiştim. Demek ki ben her kıza ‘yavrum' diye hitap ediyordum. Sen zavallı ise sadece sana özel bir hitap olduğunu düşünüp mutlu oluyordun.
Yazık .
Affetme beni ( . . . )

23 Ocak 2017 2-3 dakika 4 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar