Eksik Olmasın

Sonları yazılan romanlar gibi, nereye gidersem gideyim hep ardımda mutlaka. Fırsat olmadığı zamanlar bırakılıyor ,geleneksel kesimlerin tüten ocakları. Perdeleri yıkanmış evlerine vardıklarında insanlar ,kafa dinleyebilecekleri ,rahatlayabilecekleri imkanlar yaratıyor kendilerine. Sabahları orada oluyorum, her şey karışsın diye, ilk geçenle peşinden geçeni göz ucuyla süzdükten sonra kimsenin olmadığından emin olarak, birlikte düşünmek üzere çağırıyorum en eski binadaki oturanları.

Sabahları güneş doğacağı zaman ,aydınlıkta denize inen sokaklarda, kitap kahramanlarından etkilendiği çok belli olan insanlar geçer. O yazı dilini bulmak için uzun uğraşlar vermiş yazarlarını ters etkileyecek davranışlar sergileyerek yürüyüşlerine devam ederler. Hazır bu olayla karşılaşmışken, ben hiç görmemiştin daha önce bağıranların ses tellerini, bunun gerçek olmasını umuyordum, doğru bir yerde karşılaştığımdan olacak, hiç geciktirmeden etkilendim.

Geçmişteki ,yine yaz başlangıcındaki memnuniyet, son senelerde daha azalmış gibi. Farkında olmadan ben de kapılıyorum bu akıma, geçici heveslerin utancıyla kaçıyorum doğrudan. Yelkenli gemileri etkileyebilecek kadar güzel ısıda, bir türlü inanmak istemiyordum önceden buna, cümlemizin isteğiyle yapılmasına karar verildi sonradan, semt sakinlerine ait bir gemi olacağı.

Kötü bir niyetten değil de, ölmez rüzgarların bile can verdiği bazı anlar ,estetikten nefret ettiği oluyor insanların. Sadece bu kadar da değil, belki yine yalnızlıktan hoşlandıkları için soluk vermelerinden anlaşılıyor. Dayanabilmek için sağlam karakterli olmak gerekiyor, eksik olmasın,arada felsefeye girdikleri oluyor ama bu kez de yüzeysellikten kurtulamadıkları için sürekli tekrara düşüyorlar.

22 Mayıs 2013 1-2 dakika 89 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar