Empatiyi Unutanlar Kulübü'ne Hoş Geldiniz
İkili ilişkilerde empati, artık süs eşyası gibi.
Vitrinde durur ve kimse kullanmaz. Herkes karşısındakinden anlamasını bekler ama kimse “Acaba o ne hissediyor?” diye sormaz. Çünkü modern çağda hissetmek yorucu, anlamak zaman kaybı, dinlemek ise zaten bir tür eski alışkanlık.
Mesela, Ayşe, Mehmet’e “Beni hiç anlamıyorsun” diye bağırdıktan sonra, kendisinin Mehmet’i hiç dinlemediğini fark etmez.
Çünkü empati, hep karşı taraftan beklenir. İlişkilerde adalet terazisi değil, suçlu bulma yarışması çalışıyor artık.
İki kişi bir araya geliyor, biri konuşuyor, diğeri sıra kendine gelene kadar cevap hazırlıyor. Arada bir anlayan çıkarsa, ona da “Fazla duygusal” deyip burun kıvırılıyor!
Empati yapabilen insan kalmadı mı? Var elbet. Ama onlar ya sessizce çekip gidiyor, ya da ilişki denilen tiyatroda figüran olmayı seçiyor.
Kısacası, empatiyi kaybettik. Arayan varsa son kez söyleyelim, en son “Ben haklıyım” diyenlerin gölgesinde görülmüş olabilir.
Hala ısrarla arıyorsanız, yorulmayın aynaya bakın görürsünüz...