Gaz Edebiyatı Giriş - 1

-Mutluluk ve hayat yolu,
-Sıkıntıdan kurtulmanın ilacı,
-Küçük şeyler,
-Beyninizin muhteşem güçlerinizi biliyor musunuz?
-Anlat kendini, mutlu et kendini,
-Her şey seninle başlar,
-Mezun öğrencilere 100 tavsiye,
-Pozitif düşün hastalığı yen,
...........................Vs, vs...

Okullarımızda yıllarca akademik manada eğitim verilir, yüzlerce binlerce uzman akademisyen ar-ge faaliyetlerinde bulunur, komisyonlar gecelerini gündüzlerine katarak insan yaşamında eğitim-öğretim faaliyetlerini nasıl daha üst düzeye taşıyabiliriz, endişesiyle çalışırlar. Uzun yılları alan bir süreç sonucunda insanımız belli bir okuldan mezun olarak ancak o konuda doktora payesini alarak söz söyleme hakkına sahip olabilirler. Âmâ gel göl ki; Birileri çıkar toplumun alt katmalarına gaz vererek adeta 'Gaz Edebiyatı' yaparak, 10 dakika da, 100 soruda her şeyi herkesi ikana eder, birçok şeyi öğrenirsiniz iddiasında bulunurlar. Salla da salla dilin kemiği yok ki!

Öyle sınır tanımazlar ki! Her bilim dalından örnekler vererek masal üstü söylemlerle okuyucu ve dinleyicileri adeta büyülerler. Fildişinden ördükleri kulelerinde Hayalistanlarından her derde deva söylemlerini devam ettirirler. Laf ebeliğinde sınır tanımazlar. Eğitime şekil verirler, 'Bu Kitabı Başbakan Okusun' iddiasında bulunurlar, 73 milyonu aptal yerine koyup 'Yalnız Aptallar Sekiz Saat Uyur' derler de derler.

Allah aşkına! Mücevherat satanın çıkıp ta sokaklara sebze satan gibi çığırtkanlık yaptığını gördünüz mü? Yıllarca eğitim-öğretim veren akademisyenlerimiz 10 dakika da bilgisini karşındakine aktarmanın yolunu bulamaz da bu kerameti kendinden menkuller kalkıp herkesi eğitme iddiasında nasıl bulunurlar? On dakikada verdiğin bilgi on saniye de buhar olmaz mı?

Bunu ben şuna benzetiyorum; petrole bağımlı ve petrolün pahalı olduğu bizim gibi ülkelerde petrol fiyatları artınca avamın birisi çıkar' Bir alet buldum, aracınıza takarsanız benzinden-mazottan %20 tasarruf sağlarsınız, hatta aracınızın performansına da katkısı olabilir' . Malumunuz uluslararası büyük otomobil üreticileri yıllardan beri milyarlarca dolar harcayarak yakıttan %1 de olsa nasıl tasarruf yapılabiliriz diye binlerce mühendisle ar-ge faaliyeti yaparlar, bunlar bulamaz da sıradan biri çıkar araca takılacak bir aparatla nasıl olurda %20 tasarruf sağlayabilir?

Her şeyi başarabilirsin, yeter ki inan! Evet, insan birçok şeyi başarabilir fakat her şeyi değil, Allah herkese farklı farklı yetenekler vermiş, herkesin her şeyi başaracağını düşünmek bunlara özgü güzel bir hayal! Çeşitli örnekler verirler işte bakın;

-Vaktinde öğretmenleri tembel dedi ama o şu buluşu buldu,
-Okuldan atıldı mı ama dünyanın en zengini oldu neden siz değilsiniz?
-Efendim yetim kaldı ama Amerika'ya başkan oldu,

Daha yüzlerce ekstrem örnek, sevgili kardeşim öğretmenleri vali olmazsın demedi! Zengin olamazsın hiç demedi, sapla samanı niçin işinize geldiği gibi karıştırıp insanları gereksiz yeteneklerinin üstünde bir hevesle oyalıyorsunuz?

Emeksiz yemek olur mu? Okulun birin de görev yaparken bir gün öğretmenin birisi öfkeyle gözleri kızarmış, nefesi daralmış olarak yanıma geldi nefes nefese;

-Yahu! Bu çocuklar hiçbir şeyi bilmiyorlar?
-Neyi bilmiyorlar hocam?
-Türkiye'nin ilçelerinin adını
-Sen biliyor musun hocam!
-Bize eskiden öğretmişlerdi ama
-Boşuna ezberletmişler ansiklopedik bilgiyi, biz her şeyi ezberletme değil, coğrafi düşünüş, olayları coğrafi yorumlama, çıkarımlarda bulunma, etkinlik tabanlı öğrenci odaklı yaşayarak öğretim yapıyoruz, boşa beyne yük yüklemiyoruz dedim.

Sonradan öğrendim meğerse beyefendi kendisini yaşam koçu (NLP uzmanı) ilan eden birisinin yarım saatlik seminerine giderek Gaz edebiyatını dinlemiş, anında Türkiye'nin ilçelerini ezberleyeceğini sanmış, gaz o kadar fazla gelmiş ki okula gelince bizim öğrenciler üzerinde deneme yapınca hayal kırıklığına uğramış, sorumluyu aramaktaymış. Aman üniversitelerin coğrafya bölümleri duymasın.

15.05.2012

AŞKOĞRAFYA

15 Mayıs 2012 3-4 dakika 8 denemesi var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (2)
  • 12 yıl önce

    Ne kadar elzem bir konuya değinmişsiniz Tarık bey. Bizim toplum olarak en büyük hastalıklarımızdan birisi bu sanırım ''Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak'' toplum olarak ahkam kesmeye bayılırız. O bahsettiğiniz kitapları her gittiğim kitapçıda görüyorum, ama sizin düşündüğünüz gibi bu tip yazarların çok ukala olduklarını ve problemli yazarlar olduklarını az çok tahmin edebiliyorum. Zaten kitaplarına çok güvenseler naylon poşet içine koymazlar. Kişisel gelişim kitaplarına gelince o konuda ki düşüncelerinizde de haklısınız, artık bu tür kitapların kapağına bakmayı bırakın kitap fuarlarında onların olduğu standa dahi gitmek istemiyorum. Kitap satmak için uçuk bir başlık koymayı hesap eden yazarlar ve kitaplarının genellikle içi boş oluyor. Zaten zaman da bizim gibi düşünenleri haklı çıkarıyor. Güzel yararlı bir deneme kutlarım Tarık bey çok beğendim...👍

  • 12 yıl önce

    her şey bu kadar kolay olsaydı, okullara eğitimcilere ne gerek vardı. değerli bir yazı okudum bakış açımı aydınlatan teşekkürler...