Hele Bir D/omuz Verin Arkadaşlar

Malum gündem 'Charlie Hebdo' idi geçen hafta. Asanlar, kesenler, yuhalayanlar, karşı çıkanlar, hak ettiler diyenler... Herkes kendi değer kümesinden dem vurarak doğrularını tükürür gibi, savurdu karşıtlarına.

Toplum dinamikleri artı hızlı iletişim kanalları neticesinde erken öten bir sürü horoz fikir duyduk ilk günlerde, birçoğunun evrensel mantık hatasını sonra düzeltti gerçek aydınlar. Neyse konumuz o değil zaten kamuoyu bu mevzuda kendi düşünce akımının doğrularına erdi 'Bir nevi suyunu durulttu.' denilebilir.

Bugün haber bültenini izliyorken bir kuyumcu, dükkanını emanet ettiği bir tanıdığı tarafından nasıl tırnakladığı gösteriyor lakin kızgınlığı giden paraya değil zaten olay polise yansımış adam yakalanmış, konu uzun fakat adamın isyanı 'Denetimli Serbestlik Kanununa'. Delilli suça rağmen adam serbest ve doğal olarak esnaf şikayetinden dolayı şüpheliden tedirgin olmuş. Mevzu bu değil.

Aynı haber bülteni, başka haber Samsun'da avcılardan kaçan yaban domuzu şehre inmiş, zavallı hayvan yağmurdan doluya koşuyor. Peşinde bir sürü iyi niyet elçisi, 'Birine zarar vermeden öldürelim şu domuzu' sevapçıları ellerinde taşlar, sopalar ve dahi tekmeler... Bilinçsizliğin özgür cesareti hortlamış kent toplumunda, batı da olsa bir vahşi yaşam uzmanı çağrılır oda yapması gerekeni yapıp incitmeden yakalayıp doğaya yeniden kavuşturur garibimi. Halen içten içe köpürüyor-um o vicdan yoksunlarına. Dinde de, evrensel değerde de yeri yok bu vahşetin. Cehennemin yolları iyi niyet taşlarından örülmüştür. Bu değil anlatmak istediğim.

Zamanında Cüppeli'den dinlediğim bir kısadan hisseyi anlatayım. Âlimin biri ölür, başka bir âlim rüyasında onu cennette görür ve şöyle der, 'Seni cennette gördüğüme şaşırmadım zira sen birçok dini kitabın müellifi-sin(yazarı) dine çok hizmetin var... tabii ki cennette sen olmalıydın' der. Âlim ona ' Yok bildiğin sebeplerden değil, burada bulunma nedenim, zira Yaradan benim ciltlerce kitabımı, geceler boyu ibadetimi kişisel kibir-ime sayıp asıl nedenin bir gece hokkama düşen sivrisineği divitle oradan kurtarmak olduğunu bildirdi.' Şimdi konuya gelelim.

Yaşamak hakkıdır kutsal olan insanlarda hışım, şiddet, isyanın kaynağı vicdanların adil bir ceza bulamamasında yatıyor. Bu da topluma lincin hakim olmasına neden oluyor. Terör ve onun aynası olan sokak öfkesine. Benim önerim yaşama hakkının sert kanunlarla korunması; insan, hayvan fark etmez hatta bitkiyi de siz ekleyin.

Bir de batıya vermekle övündüğümüz değerlerde ciddi bir erozyon var ki sormayın her sorun orada başlayıp orada bitiyor.

Hele bir d/omuz verin arkadaşlar şu insanlığa, sonra kalın sağlıcakla.

18 Ocak 2015 2-3 dakika 14 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (3)
  • 9 yıl önce

    Baştan sona güzel bir yazı.

    Kutlarım Mehmet...

    👑

  • 9 yıl önce

    Toplumun içine düştüğü acınası durumlar bunlar. Allah insanlarımızın bazılarına akıl, iman azıcık da merhamet duygusu versin. Bunları izlerken de bizlere sabır versin. Sağ ol var ol Mehmet kardeş...👍

  • 9 yıl önce

    Değerli yorum ve katkılarınız için teşekkür ederim. Işın ve Ahmet Ağabeylerim.