Kahve Tadında

Hayatımızı şekillendirenler vardır, bizim iznimize tabi olmadan hayatımıza girenler ve girdikleri yetmezmiş gibi dilediklerini yapanlar da vardır...

Buna bazen müdahale edebiliyor olsak da, çoğu zaman müdahale edemeyiz, etmeye çalışsak bile olaylar istediği yere kadar uzanır. Yani birileri hayatımıza girerken bizim çok da müdahale etme şansımız olmuyor. Bu basit bir matematik sorusu değil, formülünü bilelim ve hemen çözelim...

Düşünün en mutlu anınızda hayatınızda hiç görmediğiniz, tanımadığınız, adını memleketini bilmediğiniz birisi gelir ve hayatınızın tam ortasına kuruluverir. Kendinizi ne kadar koruyup kolla sanız da olacak olur bu ve bunun karşısında hiç bir şey yapamayız, tıpkı bir deprem anında ayaklarımızın yere çakılıp kalması ve bir adım bile atamayışımız gibi...

Yola çıkmışsınız bir yere gidiyorsunuz, birisi gelip arabayla tepenize binebilir, arkadan size geçirebilir, hiç bir şey olmasa bile aracınıza bir çizik atabilir, tüm bunlar olabilir. Hadi bunları büyük olaylar sınıfı yapalım, daha küçüklerinden yola çıkalım...

Kaldırımda yürürken tepenize birisi tüküre bilir, yukarıdan sofra bezi çırpabilir, saksı atabilir, elma kabuklarını fırlatabilir, tüm bunlar olabilir mi, olabilir. Marketten çıkarken bir omuz dokunuşu, bana niye öyle baktın ulan diyen birisi, sizin de hayatınızın tam ortasına çat diye geçer kurulur, tüm bunlar olasılıklar arasında...

Bir şey satın almak için yanaştığınız pazar yerindeki tezgahtarla bile yaka paça birbirinize girme şansınız çok fazla. Hadi bunlar olurdu, olmazdı diyelim, ya sokakta yürürken kör bir kurşun bir tarafınıza saplanırsa ne yapabilirsiniz?

Peki, tüm bunlara engel olabilir misiniz?

Olamazsınız, olma şansınız milyonda bir denebilecek kadar az bir olasılık...

Öyleyse, hayatın akışı, hayatta yaptıklarımız, yapacaklarımız, çok da bizim ellerimizin arasında değil. Bu ve buna benzer şeylere önlem almaya çalışabiliriz ama tam manasıyla önüne geçemeyiz orası kesin...

Hani bir ata sözümüz var, böbürlenme padişahım, senden büyük Allah var, diye...

Kimse hayatına müdahale edemiyor, kimse hayatının akışını tam manasıyla yönetemiyor, belki yönetmeye çalışıyoruz ama bu o kadar da mümkün görünmüyor...

Öyleyse, boş verin gitsin, hayat planlaması safsatalarını...

Hayatı bir kahve tadında yaşayalım, bir yudum alabiliyor muyuz kahveden, ne mutlu bize...

Haydi afiyet olsun, bir yudum da olsa kahvenin tadını çıkaralım...

25 Ekim 2016 2-3 dakika 95 denemesi var.
Yorumlar (3)
  • 7 yıl önce

    Yarını düşünerek bugünü yaşayamadıktan sonra ne anlamı kalır hayatın

    kahvenin keyfi sıcakken çıkar dumanıyla👑

    Kutlarım güzel bir yazıydıud83eudd20

  • Teşekkürler ilginiz ve alakanız için Sermin GÜR

  • Teşekkürler sayın Gür...