Nedensiz Yaşamak

Ait olmadığı toprakta filizlenen bir fidan büyümeden solmaya mahkumdur. Çünkü yerini yadırgar, yüzünü güneşe dönemez ve ne yaparsanız yapın nafile yabancılığını yenemez. 

Bazen bazı insanlar ailesinin veya çevresinin beklentilerini karşılamak uğruna kendi istediklerini ıskalayabilir ve olmak isteneni kovalarken kendi var oluş amacını kavramayı bırakın sorgulayamadan hayatın acımasız akışına kapılabilir. Nedir bu acımasız akış; kısaca nedensiz yaşamak diyebiliriz.

Nedensiz yaşamak veya yaşamak için yaşamak. Ya da başka bir deyişle  bizim için seçilen hayatı olduğu gibi kabullenip rotamızı değiştirmeye cesaret edememek. İlk şartlar; doğduğumuz çevrenin kültürel yapısına uygun bir meslek seçmek, ardından doğru kişiyle evlilik, hadi bir de olmazsa olmaz çocuk mucizesi, yapacaklarımız belli, sorumluluklarımız hat safhada, kendimize ayıracağımız bir dakikamız bile yok, bahanelerimizi beyin süzgecimizden geçirirken aslında hayatı nasıl da kaçırdığımızın farkına varacağız. Onaylanmanın, doğru bir hayat yaşıyorum düşüncesinin verdiği rahatlık hissini mutluluk zannettiğimizden yüksek sesle dile getirilmeyen bu düşünceler kendimizle yaptığımız ölü doğan bir anlaşmadan farksız. Maddeler belli yapılacaklar belli hadi ayağa kalkıp silkelenmek adına geçerli sebepler çok ama bu maddeleri uygulamaya koyacak cesaret yok. 

Bizi biz yapan çocukluğumuz, buz tutmuş hayallerimiz, yarına çıkmak uğruna düne yaptığımız ihanetlerimiz, bugünü yaşarken hep aynı günlerin gölgesinde kaybolup gidişlerimiz...






29 Kasım 2022 1-2 dakika 14 denemesi var.
Beğenenler (8)
Yorumlar (1)
  • 17 ay önce

    Bir nedeni olmalı, ne olursa olsun ' umut ' dahi olsa bir nedeni olmalı yaşamanın...

    Saygımla...