Neler Oluyor Bize?

Nasıl bu hale getirdik bu güzelim dünyayı, nasıl doldurduk beton yığınlarıyla yalnızlık sığınaklarımızı... Ne çok şey değişti ben doğduğumdan bu yana:
Yeniler eskilerin güzelliğini yok ederken yenileri güzel sandık. Medeniyet dedik Aya çıkmanın adına henüz yürümeyi bilmiyorken daha; ya ben çok gennçtim, ya Ay daha temizdi gözümde hani ayak basılmamıştı ya! Medeniyet adına bozduk safiyetimizi. Yalnızdık aslında, daha da yalnız kaldık şimdilerde. Siyah beyazdı bir zamanlar yalnızlığımızın adı, şimdi renkli yaşıyoruz yine yalnızlık değil mi adı?
Severek hayat paylaşımına koşan sevgililer sevgi sandılar gözgöze gelince duyulan heyecanları attılar çok düşünmeden ilk imzayı.
Çok uzun zaman geçmedi üstünden henüz: Her odada bir televizyon uzaklaşmanın adı! Şimdi daha renkli yaşyoruz kalabalık içinde yalnızlığımızı birbirimizin ayağına basarak gözlerine bakarak; ne hoş değil mi? Yeni meslekler adına yeni ünüversiteler açıldı: Metoroloji, Jeoloji Astroloji saymakla bitmeyen meslek dalları. Çerçevelenmiş diplomalar duvarda süs; İbrahim Çallı nın çiçek resmi değil dostlar! Medeniyet büyüdü insanlık küçüldü görmüyormusunuz? Cebimizde taşıyoruz medeniyeti; üç telefon, üç ayrı hat yetersiz kaldı açlığımıza. Diz üstünde taşıyoruz şimdi ayrılıkları, bir kameramız bir de mikrofonumuz var yakın ettik ırağı aynı şehirde ayrı mekanlarda yaşarken.
Dişi canavar doğuruyor durmadan!
Dolar`a Auro`ya endeksledik yaşamımızı medeniyet alıyoruz koparmak için pamuk ipliğine bağlı yakınlığımızı! Evet,üste veriyoruz!
Bir de sevgililerimiz var, sıcaklığını hissetmeden kimliğini bilmeden sevdiğimiz yalandan, sevgiyi ayaklar altında ezdiğimiz. Konuşmanın yeni adı susku olmuş, duyurulur! Yemek zevklerimiz değişti, alıştık ayak üstü ekmek arası lezzetlere vitamini olmayan. Deva arıyoruz sıhatimizi geri almak için doktorumuzdan! Artık yaşlanmıyoruz; estetik oluyoruz sararmış kimliğimizi saklayarak kendimizi genç sanıyoruz! Dopink alıyoruz; neslimizi çoğaltmak için! Ormanları yakıyoruz; manzaralı evlerde oturmak için! Yardımcı oluyoruz küresel ısınmaya daha çabuk öldürmek için dünyayı!
OYSA; YAŞAMIN BOYU KAÇ SANTİM ENİ KAÇ ÖLÇEN VAR MI?
Yürümeyi unuttuk, karada katımız denizde yatımız bir de son model cip`imiz var...
Bayramlarımız var; tatil köylerine kaçtığımız... Komşularımız var; selam vermeye korktuğumuz! Namaz kılıyoruz kendimize; sevap işliyoruz sevap!
Havyar sürüyoruz ekmeğimize siyahından komşumuz siyah zeytini bulamazken! Lisan öğreniyoruz; kimliğimizi unutarak! Hava basıyoruz; kültür sanarak cahilliğimizi göz kulak önüne çıkararak. Kocaman yalnızlığın içinde yitiyoruz unutarak kendimizi.
Mutluluklarımızı erteliyoruz; oysa elimizi uzatsak tutacağız, UZATMIYORUZ!
Mutluluğu bize değer vermeyenlerde arıyoruz!
En kütü hapishane kalpleri kapatmaktır oysa sevgiye. Bir daha gelinmiyor toprak köye gidince.
Biz hangi zamanda döneceğiz gerçek kimliğimize?
Hiç birimiz mutlu değilmiydik yoksa medeniyet bu kadar hayatımıza karışmamışken... Doğanın dengesini bozduk şimdi denge arıyoruz dengesizliğimize. Sarılalalım birbirimize daha fazla kaçırmadan zamanı, sevelim birbirimizi... VARIZ DEĞİL Mİ?

25 Haziran 2009 2-3 dakika 28 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar (1)
  • 15 yıl önce

    Dişi canavar doğuruyor durmadan! Dolara Auroya endeksledik yaşamımızı medeniyet alıyoruz koparmak için pamuk ipliğine bağlı yakınlığımızı! Evet,üste veriyoruz!

    MALASEF BÖYLE YAŞIYORUZ YİNE DUYGULARIMA TERCÜMANLIK ETMİŞSİN

    En kütü hapishane kalpleri kapatmaktır oysa sevgiye

    yaşlanmıyoruz; estetik oluyoruz sararmış kimliğimizi saklayarak kendimizi genç sanıyoruz! Dopink alıyoruz; neslimizi çoğaltmak için

    BENCE BU DENEME BU SÖZCÜKLER OKULLARDA DERS NİTELİĞİNDE OKUTULMALI KOKUŞMUŞ YAŞLI BEYİNLERE YERLEŞTİRİLMELİ YİNE HARİKASIN BU BİR İLTİFAT DEĞİL SENİ OKUMAYA DOYAMIYORUM