Sanal ve Gerçek

Sanal âlemin sanal dostlarına selamlar diyerek başlamakta bir sakınca görmüyorum sevgili arkadaşlar. Her şeyin sanala döküldüğü şu günlerde bir çift dost sohbetine ve bir fincan kahve içmeye ne kadar ihtiyacım olduğunu fark ettim. Arkadaşımı arayıp haberleşelim istedim ama birden tanımadığım o soğuk ses 'Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor Lütfen daha sonra tekrar dene(me)yiniz'.Aman Allah'ım sözde bizi sevdiklerimizde yakınlaştıracak teknoloji bizi daha çok ayırıyordu...


Eskiden mektupların arasına kurumuş gül yaprakları konulurdu yâre olan aşkı anlatmak için şimdi ise M(e)S(e)N(e)'den iconu gönderiliyor. Ey Allah'ım sözde kişisel olan iletiler ifşa oldu. Aşklar bile sanala düştü... Önceden aşklar daha mabeddi insan sevdiğini söylemeye utanırdı, gizlerdi, çekinirdi şimdiyse iki fotoğraf, bir webcam ve kabloların ucuna bağlı bir aşk hikâyesi(!).Aşk artık lügatta iletiler(mesajlaşma-chat vs.) olarak geçecekti...



Gerçek Dünya'da utangaç, çekingen, ürkek olan neslin internet ortamında egoları tavan yapar oldu. Normalde varlığından haberdar bile olmadığınız(toplumun silik tipler olarak adlandırdığı kişiler) internette 'SANAL AGA' olarak geçinir oldu. Gerçekten kaçış yolunu sanalda buldular ve artık onlarda göze batar oldu. İnternette ?klavye artistliği' yaparak tanınır, herkesin korktuğu ve sonunda istedikleri kişiler olmayı başardılar[tebrikler(!)]...


Ya madalyonun diğer yüzü?
İnternetteki artistlikleri, bilmişlikleri ve ego(cuk)larını tatmin ettikten sonra gerçek dünya'ya dönünce o kurdukları harika dünyaları yıkılıveriyor. O zamanda gerçek hayat başlıyor uyan tatlım rüya bitti...
Korkularınla yeniden yüz yüzesin internette yaptığın artistliklerini bir kenara bırakıp gerçek dünya'ya dönebilirsin...
Peki ya şimdi ne olacak?

08 Mart 2010 1-2 dakika 8 denemesi var.
Yorumlar