Sevdiğini Kaybetmemek İçin Bu Kadar Şeyi Göze Alabilecek İnsan var mıdır Dünyada

Esma ve Ümit adında iki genç varmış. Kız güzel mi güzel genç yakışıklı mı yakışıklıymış. Bu iki genç birbirlerini sevmiş ve bir flort döneminden sonra evlenmeye karar vermişler. İkisinin durumu iyi ve zengin ailelerin çocuklarıymışlar. Sonunda Ümit ve ailesi Esma'yı istemeye gitmişler. Nişan yüzükleri takılmış ve evlilik günleri belirlenmiş. Bir gün Ümit Esma'yı aramış. Kız telefona bakmış;
Ümit = "Aşkım ne yapıyorsun "demiş.
Kız yemek yaptığını yemek yiyeceğini söylemiş.
Ümit = "Aşkım yemeğini yedikten sonra seni almaya gelecem birlikte sinemaya gideriz iki tane bilet aldım" demiş.
Kız = "tamam aşkım gidelim" demiş
Ve telefonu kapatıp yemeğe devam etmiş.Tam o sırada tüp patlamış Esma'nın bütün vücudunu delik deşik etmiş.. Hastaneye yoğun bakıma kaldırmışlar. Ümit koşa koşa hastaneye gitmiş. Ama Esma onunla görüşmek istememiş. Çünkü suratı yanıktan öyle iğrenç bir hal almış ki yüzüne ve vücuduna bakınca insan iğreniyormuş. Annesi Esma'nın yanına gelmiş ve;
Annesi = "kızım Ümit perişan bir halde neden onu görmek istemiyorsun " demiş.
Esma = " anne sen böyle yüzümün haline bakmaya iğreniyorsun o nasıl baksın. Söyle ona beni güzel halimle hatırlasın herşey bitti sakın beni aramasın".
Anne kızın dediklerini çocuğa aynen iletmiş. Çocuk üzüntüyle hastaneden çıkmış ve arabasını süratle kullanmaya başlamış ve trafik kazası geçirmiş kör olmuş. Annesi tekrar kızın yanına gelmiş ve Ümit'e olanları anlatmış.
Annesi = "Artık evlenmeniz için hiç bir mani yok artık birbirinize destek çıkmalısınız, bak hem artık istesede seni göremez" demiş.
Bunun üzerine kız Ümit ile evlenmiş. İki tane çocukları olmuş ve yıllar sonra Esma kalp krizinden ölmüş. Öldüğü gün çocukları anlamışlar ki babaları kör değilmiş ve aslında hiç kör olmamış. Sevdiğini kaybetmemek için bu kadar şeyi göze alabilecek insan var mıdır dünyada?