Simsiyah Bahar/ım

Nasıl oluyor bu kadar kalabalıkken yalnız kalıyor insan?

Bazı şeylerin eksikliği dolmuyormuş kolay kolay yeni anlıyorum. Yüreğim... Yüreğimde hep inceden bir sızı oluyor. Geçmiyor. Her ne kadar umrumda olmamış, değilmiş gibi yapsam da geçmiyor işte. Boğazımdaki düğümleri hiçbir şey çözemiyor. Hiçbir sarılış senin sarılmayışının yerini doldurmuyor, hiçbir sahipleniş senin sahiplenmeyişinin üzerini örtemiyor.

Koca bir şehir tam karşımda ilmek ilmek örüyor baharı. Bense boktan bir bankın bir köşesinde olmayışlarımızı söküyorum ilmek ilmek içimden. Bahar geliyor , çiçekler boy veriyor gökyüzüne usulca... Ben gelmeyişinin bilmem kaçıncı dönemecinde kimsesiz bir kaldırımın koynuna sokuluyorum. Rüzgar okşuyor saçlarımı... Oysa ben en çok senin koynunda olmak isterdim anne, sen okşa isterdim kimsesiz saçlarımı. Bak yine olduramadık bir türlü. Fakat ben öylece karşındayım, sarılsan bir kere "geçecek" desen sanki her şey geçecekmiş gibi. Bütün olmayışlarımız toprak olacak ama sen sarılmıyorsun, sarılmayacaksın.

Bazı şeylerin üstesinden asla gelemeyeceğim biliyorum. Bazı şeyler hiç eksilmeyecek heybemden. Baharlar gelecek , hasretler dinecek , onlarca çiçek açacak , toprak yeşerecek her seferinde de sen bir türlü yeşeremeyeceksin içimde. Bunun ne demek olduğunu asla anlamayacaksın.

Bazen ölüyormuş gibi oluyorum yanii sanki ölecekmişim gibi bir his kaplıyor yüreğimi. Belki de az sonra toprak olacağım... Toprak demişken , toprağıma sarılır mısın anne? Papatyalar yeşertir misin toprağımdan?

Neyse boşver.

Pakette ki son hüznü yine sen diye çekiyorum içime.. Simsiyah dumanlar çıkıyor ağzımdan. Biliyor musun insanın umudunun da rengi oluyormuş , sana dair umutlarım kapkara iken bana dair umutlarım hep masmavi tıpkı "Deniz" gibi...

Hoşça kal anne! Hoşça kal içimden bir türlü uğurlayamadığım "simsiyah bahar/ım"....






11.04.2018 13:55

11 Nisan 2018 1-2 dakika 15 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar