Siyah Yırtık Beyaz İplik

Dün sabah iki yetişkin insanın konuşmasına kulak misafiri oldum. Mevzu TV100 haber sunucusu Rümeysa Cebeci hanımefendinin eteği. Neden bu kadar kısa etek giyiyor dedi iki yetişkinden biri. Diğeri de onu destekler nitelikte sözler sarfetti. Yetişkin derken sadece hücreleri ve bedenindeki âzâları gelişmiş, diğer yerleri geri kalmış. Sonra konu saçları bacakları, dudakları... diye devam etti. Kahvaltı tabağıyla bir süre bakıştık. Sonra hepsini aynen geri iade ettim. Hiçbir şeyin tadı kalmamıştı...

Sizce imtihan bence ceza olarak geldiğimiz şu diyara çıplak olarak düştük. İsmi Havva olduğuna inanmadığım kadının saçları da çok çok güzeldi eminim..! Saçını örtmek için kavak ağacının yapraklarını kopardığına dair bir bilgi de yok elimizde. Bu konuları karpuz tartar gibi murdar eden insanları bırakarak kaçmalı o diyardan, mekandan, sesten, sözden..!

Ayrıca gösterilmeye değer bir baş olmadıktan sonra, içinde yıldızlar gibi parlak fikirler, düşünceler, sevgiler, merhametler olmadıktan sonra saç da boş, taç da boş, bez de boş. Fransız devriminin öncü isimlerinden olan Danton kafasını kesecek olan cellada bakar ve şöyle der "Kafamı kestikten sonra halka gösterin, gösterilmeye değer bir kafadır."

Kadın ne mutfağında yemek pişiren, ne yan koltukta televizyon izleyen, ne gece ruhu okşayan, ne çorbanın tuzu eksik diye azarlanan bir obje değildir. Ve çağımızda erkeğin göz örtüsü kadının baş örtüsünden daha elzem ve mühimdir.

Bacakların kadına sadece yürümesi için verildiğini anladığımız gün daha karakterli bir toplumun temelini atmış olacağız. Aşın çizgileri, yıkın tabuları, bozun töreyi

Esrik gezin ama gözünüz orda burda olmasın. Rüzgarda savrulan saçların güzelliğinde kaybolmanın tadını bilseniz eteklerin şehvet serasına kapılmazdınız. Gözden öze geçmenin sırrına âh bir varabilseniz, orada neler var bir görebilseniz...

Lokman CERRAH 

...02.05.2024