Yeni Liboşlara Ne Oldu?

"Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler" gibi aşırı bireysel ve benci, toplumsal çıkarları dışlayan liberal ekonomik düzen çok kötü duvara toslayınca, bu düzenin baş temsilcileri ABD ve AB ekonomileri girdikleri büyük açmazlardan çıkabilmek için ister istemez devletçiliğe zoraki de olsa bir dönüş yapmaya mecbur oldular.

Sözkonusu bu ekonomilere devlet müdahalesi giderek artıyor. Kısaca, bireylerin batırdığı ekonomiler, halkların, çoğu vergiler yoluyla toplanan paraları ile kurtarılmaya çalışılıyor.

Bu uygulamalara kızan pekçok insan da, ortadan kaybolan paraların yok olamayacağına göre, kimlerin cebine girdiğinin ortaya dökülmesini, batakçıların vergileriyle kurtarılmamasını istiyorlar.

Yerden göğe kadar haklılarda.

Bizde de bir taraftan hala özelleştirme adı altında halkın malları haraç, mezat satılırken, bir taraftan da, ekonomiye devlet müdahaleleri ve istihdam için kamuya personel alımları sürüyor. Bunun en son ve çarpıcı bir örneği de artan et fiyatlarına müdahale için neredeyse kapısına kilit vurulan "Et ve Balık Karumu"nun yapılan ithalatlar ile tekrar ön plana çıkışıdır.

Tam bir garabet ve çelişkiler ekonomisi yani.

Görüldüğü üzere bu çarpık durumlar, Atatürk'ün ülkemiz için hem kamu sektörüne, hem de özel sektöre yer veren karma ekonomi sistemini seçmiş olmasının, kendisinin bu konulardaki görüş ve uygulamalarının ne kadar isabetli ve yerinde olduğunu hepimize bir kez daha gösteriyor.

Yeni liboşlar, ne oldu? Neo Liberalizminize! Yoksa can mı? çekişiyor.

17 Haziran 2010 1-2 dakika 138 denemesi var.
Beğenenler (1)
Yorumlar