Yılanın Gözlerinden Kendime Bakışım
Uzun yıllardır kendi gölgemle yüzleşiyorum.Bazen arzularım, bazen korkularım, bazen de bastırdığım duygularım farklı şekillerde karşıma çıkıyor. Sanki gölgem katman katman açılıyor ve her defasında bana yeni bir yüzünü gösteriyor.
Bu kolay bir yol değildi. Her defasında acı çektim, her defasında içimden parçalar koptu. Ama ben bilinçli olarak bu yolculuğa girmeyi seçtim. Kaçmadım. Çünkü biliyordum ki, gölgelerimden öğreneceğim şeyler vardı. Carl Gustav Jung’un dediği gibi:
“Kendi gölgesini tanımadan kimse aydınlığa çıkamaz.”
Zamanla şunu fark ettim: Aynı acıları tekrar tekrar yaşamak artık anlamsızdı. Yeterince şey öğrenmiştim. Artık kabuğumu değiştirme zamanı gelmişti. Yeni şeyler öğrenmek, yeni bir katmana geçmek için eski yükleri bırakmam gerekiyordu.
Tam da bu düşüncelerle yoğrulduğum günlerde bir video izledim. Tayland’da bir otel görevlisi, içeri giren zehirli bir kobra yılanını hiç paniklemeden, büyük bir ustalıkla kafasından tuttu ve uzaklaştırdı.Bu sahne içime işledi. Hem hayret ettim, hem hayran kaldım. Ve derinlerde bir yerde şöyle bir ses duydum: “Ben de yapabilirim.” Aynı gece rüyamda kendimi aynı durumda buldum. Kobra yılanlarını tek tek kafasından yakalıyor, uzaklaştırıyordum. Korkmadım. Aksine, kendimi güçlü hissettim. Jung şöyle der:
“Sembol, bilinç ile bilinçdışı arasındaki köprüdür.”
Benim için o rüya bir semboldü. Yıllarca yüzleştiğim gölgelerim artık sadece karanlık bir yük değil, yönetebildiğim bir güçtü. Onları yok etmiyordum; kafasından tutup uzaklaştırıyordum. Yani inkâr etmiyor, bastırmıyor, ama kontrol altına alıyordum. Rüyam bana şunu söyledi: “Zehri yok etme. Onu dönüştür. Korkma. Artık senin elinde.”
Bugün biliyorum ki bu yolculuğun tüm acıları, tekrarları ve katmanları beni buraya getirdi. Bu bir dönüşüm eşiği. Jung’un “bireyleşme” dediği yolun işleyen adımlarından biri. Sevgili Dostlarım, eğer bir gün siz de kendi gölgelerinizle karşılaşırsanız, korkmayın. Onlardan kaçmayın. Çünkü gölgelerinizin her katmanı size kim olduğunuzu öğretecek. Ve bir gün onları elinize alıp yönetebildiğinizde anlayacaksınız: Asıl güç orada saklıydı. Jung’un şu sözünü hatırlayın:
“Karanlık olmadan ışık yoktur. Kaos olmadan düzen yoktur. Gölgesiz bir insan, varlığının yarısını kaybetmiş demektir.”
Bütün geçmişimi unuttum. O olumsuz düşünceleri, beni geriye çeken o canavarları ardımda bıraktım. Ama verdikleri dersler aklımda. Onlar sayesinde büyüdüm, onlar sayesinde öğrendim. Bu yüzden hepsi için Rabbime teşekkür ediyorum. Çünkü ben anladım ki, karanlığın bana kattığı bilgelik, ışığa giden yolun anahtarıymış.” Jung da der ki:
“İnsanın en büyük ayrıcalığı, hatalarından öğrenebilmesidir.”
Ben kendi gölgemle tanıştım. Ve işte bugün, onunla beraber yürüyorum.