Adak (3.bölüm)

Şirketten dışarıya adımını atar atmaz iyice heyecan yerleşti benliğine Efsun un. İçi içine sığmıyordu.
Sonunda diye düşündü, sonunda hayatında ki son parçada yerine oturacaktı.
?Direksiyona sen geç dedi Şule ye, bugün hiç araba kullanasım yok.
?Tamam, önce bankada ki görüşmeye mi gideceğiz?
?Hayır, doktorla randevum var önce oraya uğramamız lazım, sonra belki geçeriz bankaya
ya da görüşmeyi erteleriz diye cevap verdi Efsun, yüzünde ki tebessüme engel olamadan.

Korkuyla karışık merakla efsunun yüzüne bakan Şule çığlığına engel olamadı; apar topar arabayı çekti kenara.
?İnanamıyorum sen hamilesin diye bağırırken kahkahalarına engel olamıyordu.
?Tuğrul biliyor mu diye sordu arabayı tekrar çalıştırdığında.
İkisini de garip bir suskunluk bürümüştü.
?Hayır; emin olmadan söylemek istemedim. Bugün ultrason görüntülerini de alıp ona harika bir sürpriz hazırlamak istiyorum dedi.


Oldum olası nefret etmişti muayenehane soğukluğundan. Neredeyse yarım saattir beklemelerine rağmen doktor hala görüşmeye almamıştı. Bu gereksiz bekleyiş iyiden iyiye canını sıkmaya başlamıştı. Kim bilir neler anlatıyordu Şule ona, ama veremiyordu kendini, dinliyormuş gibi yapmaktan başka çaresi yoktu.
İçindeki duyguyu yıllardan beri ilk defa çözümleyemiyordu. Garip bir şey diye düşündü, sevincini tarif etmek imkânsızdı da bu anlamsız huzursuzluk neydi, gebeliktendir diye düşündü, gebeliktendir. Ama ya değilsem?

Muayenehanenin en köşesinde oturan sekreterin ismini söylemesiyle sıyrıldı düşüncelerinden, çantasını alıp doğruldu. İlk adımını atmıştı ki Şule nin sesi geldi arkasından;
?Seninle gelmemi ister misin?
İster miydi Efsun, böyle bir anı diğer yarısından başka biriyle paylaşmayı?
Ya da yanında olması gereken kim di?
?Hayır, burada bekle, yalnız gitsem daha iyi olur,daha hiçbir şey net değil biliyorsun diye cevapladığında kapıyı aralamıştı bile.

Neden beyaza boyarlar ki bu duvarları diye düşündü kendisine hoş geldiniz diyen doktoru küçük bir tebessümle selamlarken.
Oysa canlı renklerin insan üzerindeki samimiyet duygusu oluşturmada ki etkisi bilimsel kaynaklar tarafından bile kanıtlanmıştı.
?Sizi dinliyorum,
Diyen doktorun sesiyle sıyrıldı düşüncelerinden.
?Hamileyim sanırım, periyodumda 1 haftalık gecikme var ve evde yaptığım test sonucu pozitif çıktı diye fısıldadı Efsun, Ses tonundaki zayıflığa şaşırarak, hâlbuki ne kadar kendinden emin konuşurdu, insanların gözlerinin içine baka baka hissettirerek anlatırdı.
?Beraber bakalım o zaman en kesin sonuç ultrason görüntülerinde ve yapılacak tahliller de çıkacak biliyorsunuz dedi doktor, yerinden usulca kalkarken.

Doktorun talimatlarıyla hazırlanırken kalbinin nasıl hızlı çarptığına anlam veremedi Efsun.
Nasıl da soğuktu karnına dökülen jel, ultrason cihazının her hareketinde artık nefesine bile hakim olamaz hale gelmişti. Gözünü ekrandan bir saniye bile ayırmak istemiyordu, o karanlık görüntünün içinde kendinden bir parça olduğuna emindi. Kendi canından var olacak bir nefes vardı,küçücük bir nefes parçası.

?İşte burada görüyor musunuz Efsun Hanım işte tam burada, diyen doktorun sesiyle gözlerine dolan yaşlara hâkim olamadı.
Mutluluktan da ağlanırmış, derlerdi de inanmazdım diye düşünürken buldu kendini.
İçeri ilk girdiğinde beyaz duvarlarına bakıp soğuk bulduğu şu küçük oda birden dünyanın en anlamlı mekânı haline geldi.
Keşke diye geçirdi aklından,keşke Tuğrul da burada olsaydı.

12 Mart 2009 3-4 dakika 10 öyküsü var.
Beğenenler (1)
Yorumlar