Beni Arzularında Ara 2

İlkokul iki ye giden Selimin kardeşi mert hızla
Abı abı diyerek Selimin yanına geldi. Selim gülümseyerek yinene oldu
Dedi. Mert abı öğretmenim bana ödev verdi yapamıyorum yardım eder misin Selim gülümseyerek tabi dedi. İki kardeş merttin dersini yapmaya başladılar ancak. Selimin aklı mektupta bir türlü aklından silemiyordu Zeynep ne cevap verecekti acaba. Zeynep akşam babasının gelmesiyle yemeği yedikten sonra biraz annesine yardım edip odasına ders yapmaya gitti aynı odayı paylaştığı kardeşi de Zübeyde fazla gecikmedi onunda dersleri vardı yapması gereken. Ama Zeynep'in aklında hala gündüz kü hadise vardı. Zaman kaybetmeyip hemen sordu kardeşine Zübeyde artık söyler misin? Lütfen Selimle ne konuştunuz Zübeyde:
---söylerim ama aramızda kalacak.
?Zeynep peki söz dedi
?Zübeyde Selim bana aşkını ilan etti.
Bu duruma şaşıran Zeynep inanmak istemiyordu.
---ne diyorsun sen Zübeyde söyledikleriyin farkın damısın?
Zübeyde:
Gayet kendisinden emin evet öyle oldu.
Selim bana aşkını ilan etti dedi. Zeynep adeta şok olmuştu yıkılmıştı.
Aman yarabbi'm diyordu sevdiği erkek Zeynep'e ihanet etmiş kardeşine aşkını ilan etmişti. Buna inanmak bile çok zordu. Zeynep bu durumu nasıl kaldıra bilirdi, buna nasıl dayana bilirdi?
Yıkılmıştı adeta.
Bu durumu gören Zübeyde'nin keyfine diyecek yok idi için gülüyor homurdanıyordu Selim benin diye. O akşam Selim'in babası eve geç gelmişti Selim'in annesi Gülşen Hanım kocası Mesut beyi baya merak etmişti çünkü kocası gelecek diye sofrayı kurmamıştı.
Gülşen Hanım merakını yenemeyip merakla eşine sordu?
?nerelerdesin mesut telefonda açmadın.
Mesut bey gülümseyerek çok mu merak etin hanım dedi.
Biraz işlerim uzun sürdü marangoz olan Mesut beyin müşterisi işin çıkmasını istemiş Mesut beyin gecikmesine sebep olmuştu.
Gülşen Hanım hemen sofrayı hazırladı yemeğe ailecek toplandılar.
Yemek yerken mesut bey Selime yönelerek oğlum okula ne kadar kaldı.
Diye sordu Selim: az kaldı babacığım dedi. Mesut bey bugün tele fonda konuştum amcanlar bir haftalığına Hollanda dan dan geliyor giderken senide yanlarında götürecekler. Okula orada devam edeceksin bunu duyan Selim sevineceğini mi yoksa üzüleceği nimi bilemedi.
Bir taraftan güzel bir fırsat diğer taraftan Zeynep'ten ayrılmak var aklı karışmıştı Hollanda da olan amcasının tek kızı Suzan Selimle aynı yaşta idiler. Mesut beyin aklından ilerde suzan'ı Selimle evlendirmek geçiyordu. Okulların kapanmasına da bir hafta kalmıştı.
Yemekten sonra. Odasına giden Selim ranza olan yatağının alt kısmına uzanarak sır üstü düşünmeye başladı. Ben ne yaparım şimdi diyordu için, için. Sabah ola hayrola diyen Selim uykuya daldı.
Ertesi gün güneşli bir hava vardı ekinler ağarmaya yüz tutmuş güzel kokular saçıyordu. Sıcak bir yaz sabahı Selim: annesinin seslenmesi ile uyandı. Elini yüzünü yıkayıp hazır olan kahvaltıya oturdu içinde,
Tuhaf bir heyecan vardı. Bunun sebebi zeynep'te saklı idi acaba Selimin gönderdiği mektuba nasıl bir cevap verecekti. Selim kahvaltısını yapıp okul elbiselerini giyinip. Okulun yolunu tuttu babası da arabasını çalıştırıp al, al acele iş yerinin yolunu tutmuştu. Zeynep ve kız kardeşi çok tan okula varmışlardı. Selim okulun kapısına varınca kalabalık öğrencilerin arasında Zeynep'i gördü zeynep'te zaten Selimin yolunu gözler gibi okulun avlu kapısına bakıyordu. Zeynep'i gören Selimin içini bir sıcaklık sarmıştı. Ama Zeynep'in bakışları Selime bir tuhaftı sanki öfke yüklüydü bu durumu far eden Selim. Galiba Zeynep'i fena kızdırdım diye düşünmeye başladı. Erkek arkadaşlarının yanına yavaş adımlarla. Giden Selim Zeynep'in bakışlarından mahcup düşmüştü. Galiba ben yanlış bir harekette bulundum diyordu Selim için, için bu arada Zübeyde geldi Selimin yanına selam Selim abı selam dedi Selim heyecanla sordu. Ne yaptın Zübeyde verdin mi mektubu? Evet, verdim ama ablam almadı. Üstelik bana kızdı senden3 hoşlanmıyormuş Selim abı bunları duyan Selim. Adeta yıkılmıştı bu arada Zeynep'in kendilerine baktığını fark eden Zübeyde yoktan birşeyler bahane ederek gülüyordu. Zeynep kıskansın diye Zeynep'in tepkisini aldığını düşünen Selim kıp kırmızı olmuş mahcup, mahcup duruyordu. Zeynep'in yüzüne bile bakamıyordu. Tam o sırada zil çaldı Selimde bir oh çekti bunalmıştı Zeynep'in kendisine bakmasından ona karşı mahcup olmuştu. Selim o gün derste ama aklı hep Zeynep'te düşünüyor arkadaşlarının sorularını cevapsız bırakıyor hiç bir şey konuşmuyordu. Okul çıkışı Selim Zeynep'i göründe başını öne eğerek yanından geçip gitti Zeynep'in durumu da pek iç açıcı değildi tabi oda bir anlam veremiyordu olup bitene o aslında hala Selimi seviyor durumu kabullenemiyordu. Aradan bir hafta geçmişti ki Selimin amcasından telefon geldi. Mesut beye Türkiye, ye geldiklerini haber veriyorlardı. Buna çok sevinen mesut bey hemen kardeşini karşılamaya gitmek istedi. Bu arada Selim ve Zeyneplerim okul sezonu kapanıyor bugün son gündü Selimin içinde buruk bir sevinç vardı.....devamı var..

23 Ekim 2009 4-5 dakika 5 öyküsü var.
Yorumlar