Bir Çift Siyah Nokta

Şehrin üzerinden gece usul usul gidiyor,gün ağarıyordu. Saat 6:30'a kurmuştu alarmı ama daha alarm çalmadan uyandı. Yatağında oyalanarak saatin çalmasını bekledi. Bugün önemli bir gündü, doktor randevusu vardı.Derdini sıkıntısını anlatacak kurtulacaktı herşeyden, dilindeki lâl çözülecekti. Alarm çaldı yataktan usulca doğruldu perdeleri açtı serçelerin cıvıldaşmaları geldi kulağına. Düşündü acaba şehir sessiz olduğu için mi kuşların sesi bu kadar canlı idi yoksa kuşlar yeni günü başlatmak için mi var güçleriyle ötüyorlardı.Bir cevap bulamadı. Elini yüzünü yıkadı ve ayna da  kendini inceledi. Saçlarına,yüzüne dikkatli baktı. Güzel bir kadın mıydı bilmiyordu ama kendini samimi ve sıcak kanlı buluyordu. Bu düşünceler arasında mutfağa yöneldi ve çay suyu koydu.Ev ahalisini uyandırmadan kahvaltısını yaptı, hızlıca hazırlandı ve sessizce evden ayrıldı. Sokakta onu okul öğrencileri, fabrika servislerini bekleyen işçiler ve dükkanlarını açmaya başlayan esnaf karşıladı. Bu görüntüye alışıktı ya ama bugün daha çok dikkatini çekti tüm bunlar. Aceleyle otobüs durağına yöneldi.Otobüslerin en yoğun olduğu saatlerdi ve doktor randevusu saat 9'daydı. İlk iki otobüs dolu olduğu için durmadı. Durakta bekleyen yolcular arasında homurdanma başladı. Orta yaşlı bir adam belediyeye saydı sayıştırdı, bir genç ise derse geç kaldığından yakındı. Kendisinin de canı sıkılmıştı ama bunları sözlere dökmedi zaten konuşmayı da pek sevmezdi. Sonunda üçüncü otobüste kendine zar zor yer buldu. Kırkbeş dakikalık yolculukta ona uyuklayanlar, kulağında kulaklık son ses müzik dinleyenler, annesinin kucağında huysuzlanan bir çocuk eşlik etti. Bozuk bir kulaklıktan sızan müzik sesi ve bebek ağlamasının sonunda hastaneye gelebilmişti. Randevu saatine 15 dakika vardı aceleyle vezneden fişini aldı. Doktorun odasının bulunduğu koridora yöneldi. Doktor'un odası acıktı hemem girmedi randevu saatinin gelmesini bekledi. Hemen odaya girip kendine dahi söylemekten korktuğu şeyleri tanımadığı bir adama söylemeye çekiniyor ve bu durum onu oldukça geriyordu.Bekledi bekledi bekledi... 10 dakika geçmek bilmedi sanki.Sonunda içerden gece gözlü, orta boylu kendi yaşlarında bir beyefendi çıkıp adını söyledi. Adı hiç bir zaman bu kadar güzel söylenmemişti. Kadın gece gözlü esmere bakıp kalbinin deli gibi çarpmasını hissetti.Sanki o an zaman durdu. Kainat bir çift siyah noktaya hapsoldu.