Entel Damat

Anne baba kızlarını çok serbest yetiştirmişlerdir. Onunla arkadaş gibidirler. Her konuyu konuşurlar.
Kızları onlara bir erkek arkadaşı olduğunu söyler.
Bunun üzerine, anne baba kızlarının erkek arkadaşı hakkında görüşlerini bildirirler.
-Nasıl biri anlatsana, yakışıklı mı?
-Sakalına hayranım.
-Ayyy! Sakalı mı var?
-Hem de çok güzel.
-Aman tanrım! Dinci mi yoksa?
-Hayır bu entel.
-Vaayyy! Entel ha! Bizim kız entel bir damat bulmuş Bey.
-Entel haaaa!
-Entellere güven olmaz. Onların bir sürü sevgilisi vardır. Durmadan evlenir boşanırlar. Entel demek, şu medya da gördüğümüz sanatçılar değil mi? Onların hiç biri evliliklerini yürütemiyor.
-Aman babaaa!
-Ne aman babası! Kızım bize göre değil, enteller, sen boş ver, daha gençsin başka bir sevgili bulursun.
-Anne baba, çok modern birisi, ses tonuna hayranım, konuşurken onu dinlemek harika, öyle güzel de şiir yazıyor ki. Bana bir şiir yazmış, o kadar güzel ki, ne zaman okusam gözlerim yaşarıyor.
-İki şiir okumuş, bizim kız kapılmış Hanım!
-Bana öyle güzel sözler söylüyor ki anlatamam. Onu çok seviyorum anne. Çok seviyorum baba.
Anneyle baba, kızlarına bakarlar, ona kıyamazlar.
'İyi ya gelsin, tanışalım bakalım şu entel damatla' derler.
Aradan bir kaç gün geçer kızları bir gün ağlayarak eve gelir.
-Ne oldu kızım?
--Anne biz Günay'la ayrıldık.
-Neden?
-Hani çok seviyordun, hani sakalına hayrandın, sana güzel sözler söylüyordu.
-Bilmiyorum anne, bütün gün beni aramayınca biraz sitem ettim, o da bitsin tamam dedi.
-Bu kadar mı?
Kız ağlayarak, 'Bu kadar anne.'
-Hayda! Şimdiki aşklar sevgiler nasıldır böyle anlamadım.
Kız iki gözü iki çeşme,
-Anne çok ağladım, çok canım acıyor, seni çok seviyorum dedim ama dinlemedi. Özür diledim. Yine dinlemedi.
-Vahh! kızım Vah! Boş ver aman, sana erkek mi yok. Defolsun gitsin! Entelmiş, sakllıymış. Baban sana söyledi. Enteller güvenilir olmaz dedi.
Kız yine iki gözü iki çeşme,
-Anne, ben hamileyim.
-Eyvahlar olsun! Kızım ne yaptın.
-Anne çok zorladı, karşı koyamadım.
Bana öyle sıkı sarılıyor, öyle güzel sözler söylüyordu ki.
-Kızım söyledin mi hamile olduğunu.
-Söyledim.
-Eeee!
-Kim bilir kimlerle birlikte oldun dedi bana, bebeğin ondan olduğuna inanmadı.
-Eyvahlar olsun!
-Ahhh kızım ahhh! ne diyeyim ben sana şimdi! Hemen gidelim bir doktora aldıralım bebeği, baban duymasın üzülür.
Kız hüngür hüngür ağlayarak, " Tamam anne" der. Anne kız giderler ertesi gün bebeği aldırırlar. Kız günlerce odasından çıkmaz. Bir süre depresyon tedavisi görür.
Buradaki kızcağızın ailesi ona her konuda destek vermiş, kızlarına sahip çıkmışlar. Kızcağız bu durumu en az zararla atlatmış. Ama böyle durumlara düşüp, ailelerine anlatamayan, kimselere söyleyemeyen, bebeği kendi yöntemleriyle düşürmeye çalışan, ya da doğurup çöp kutularına atan, hatta, intihar etmeye bile kalkan gençler var çevremizde.
Bu kızcağız, aradan uzun yıllar geçtikten sonra bir gün evlenmiş, boşanmış bir erkekle durumunu anlatarak evleniyor. Şimdi mutludur ama, geçmişinde yarım kalan o aşk acısı aklına geldikçe içi ara ara hep sızlar. Yarım kalan ilişkiler her zaman can yakarmış.
Siz siz olun gençler, evlenmeden güvenip beraber olmayınız. Evli kadınlar da, karşınızdaki sizi ne kadar etkilese de eşinizi aldatmayınız. Çünkü erkek bu sefer sizi hafif bir kadın gibi görmeye başlıyor.Daha önce kimlerle beraber oldu acaba bu kadın diye düşünmeye başlıyor ve size olan saygısını yitiriyor.

Not : Öykü tamamen kurgudur, Bütün entel ve sakallı arkadaşlardan özür diliyorum. Sevgiler- saygılar