Ertelenmiş Düğünler

Her gencin rüyasıdır düğünler..Bir de geçmişlere bakınca, hayalden öte bir şeydir..Seven sevmeyen, büyük küçük demeden evlendirilir gençler..Düğünler bir aşamadır bu anlamda..Ergenliğe geçiş gibi, evliliğe geçişler de büyük bir hadise olmuştur dünden bugüne..

Teferruat saydığımız şeyler, düğünlerde temel şeyler haline gelmiştir bu yüzden..Takı tokasından tutun da gelin hanımın, çerezine kadar her ayrıntı inceden inceye düşünülmüştür..Genç kızlar düğün öncesi; gelinden daha güzel olmanın yarışına girmiştir öyle ki..Abiyeler, kostümler, tek tek ve özenle seçilmiştir günler öncesinden..

Düğünler paskalyaları andırsa da günümüzde, insanlar için bir eğlence aracıdır sonuçta..Şekli, ruhumuza aykırı gelse de, zamanla bu şölenleri benimseriz biz de..Anadolu'ya doğru gittiğimizde, düğünler; külkedisi masalından kıyasla genç kızların son şansıdır adeta..Zira kayınvalideler, pederler, uygun bir eş arayan damat adayları ile dolup taşar salonlar..

Düğünlere sadece eğlence gözüyle bakmak, kısır bırakır bu geleneği..Dedim ya, genç kızlar sırf bu gecede prenslerini bulabilmek için hiç yapmadıkları şeyleri yaparlar bazen..
Mesela, kızını sokağa bile çıkarmaya ar eden, engeller koyan bir aile, düğün mü olacak diyelim?..Çekinmeden, kavga etmeden gönderebilir kızını düğünlere, hatta düğün öncesi kuaförlere..
Belki ömründe makyaj yapmamış kız; tek tek özenli ellerden geçer, saçları yapılır, eli yüzü boyanır..En şaşalı kıyafetler giydirilir, takılar taktırılır..Ve gelini bile arkada bırakacak bir şatafatla, gözükür adaylar düğün meydanında...
Tabi amacım onları yermek ya da hor görmek değil bunları yazarken..Milletimizin hatta dünyamızın ahvalini ve bu husustaki gözlemlerimi paylaşmak acizane..

Tanışmalar hep bu minvalde gelişir ve şekillenir genellikle..Bakışlar, takışlar ve el ele kaçışlar..(:Bu şekilde başlar ülkemde neredeyse tüm hikayeler..
Bu kadar kolay mı tanışmak, demeden geçemiyorum ben de?Bir ömrünü vereceğin eşini bir gecede seçmek?..Bir kaç süzüşle ve rengarenk kıyafetlerle tamam mı yani her şey?..Sanmıyorum..

Gelin adayı kıza soruyorsunuz, düğün öncesi
-Kızım!..Senn oğlanı beğendin mi?
-He, beğendim..
-Hangi yönünü mesela?
-Ne bileyim..Kanım kaynadı işte
-Sevdin mi peki?
-Sevdiiimmm..
Diye cevap veriyor..ve bu kız gibi bir çok kız da..Ya erkekler?.Erkek olmadığım için o taraftaki vehameti yeterince gözlemleyemedim malesef..
"Şimdi düşünüyorum da, evlenmek için beyin arkadaşını bekleyenler, leb demeden leblebiyi anladığı halde, bu hususta seçici davrananlar..Hatta sevdikleri zaman bir ömür sadakat ile ertelenmiş düğünlerine düşler büyütenler ne olacak"?

İnsanoğlu her konuda olduğu gibi, evlilik hususunda da iki zıt kutbu aynı anda ve yoğun şekilde yaşıyor malesef..Bir tarafta baktı-kaçtıya gelen evlilikler, diğer tarafta ertelenmiş birliktelikler...
Neyse, kimseye diyecek sözümüz yok..Herkes fikrinde hür, fiilinde hür, iradesinde hürdür...

Ben bu işlerin biraz daha özenli yapılmasını isterdim..Kıyafetlere ya da takılara gösterdiğimiz özenin tanışmalara da gösterilmesi gibi mesela..Tanışmaların kalitesinin artırıldığı, güven veren birliktelikler gibi..Ki düğünler,başta da dediğim gibi sadece eğlence için değil asılda, uzun sürecek bir paylaşımın ilk temellerini atmak, güzel bir altyapı oluşturmak içindir..Bu nedenledir ki, özel günlerdir..Ne kadar samimi, ne kadar sade yapılırsa o kadar kalıcı ve o kadar sağlıklı bir evlilik kurulacağına inandığımız özel günler..
Umarım adaylar artık yavaş yavaş, şekilden içe doğru bir yolculuğu dikkate alır evlenmeden önce.Ve umarım ki, tanışmalar içten dışa doğru yapılır ülkemde bundan böyle..Teşekkürler..(: