Hayatım Roman 3

Arada kalan çocuk pamuk tarlası keser acısı sayfa 3


bir kaç günde arkadaşım eşeğe alıştım suyu getiriyor isteyene sırayla dağıtıyordum artık ırgatların küçük sucu/su olmuştum ve herkes tarafından seviliyordum her şey çok güzel gidiyordu mutluydum
ırgatlar/dan Ahmet ağabey beni daha çok seviyor ayrı bir ilgi gösteriyordu
ırmak ve su kenarlarında yetişen adına tarhana çiği denilen bitkilerden toplamiş ilmek ilmek örmüş çok güzel yuvarlak bir şapka yapmış
benim için su dağıtırken yanıma geldi şapkayı başıma özenle yerleştirdi
geri çekilip gözleriyle titiz ve özentili bir eda ile iyice inceledi
sonra bastı kahkahayı lan bu aynı japon çocuklarına benzedi öyle deyilmi arkadaşlar dedi yüksek ses tonuyla onlarda onay verdi he/ya doğru di/on ahmet hakikaten benziyor ya/hu diye gülüştüler gerçekten benziyorum japonlara ondan sonra lakabım japon çocuk olmuştu
kızlar/da ayrı bir uğraşıyordu benimle uzaktan yaklaştığımı görünce sucuu sucuu yandı bir ucu diye sesleniyorlar şakayla karışık bana takılıyorlardı
bu davranışları benim çok hoşuma gidiyordu ama neziha ablamın hiç/de hoşuna gitmiyordu anlaşılan sert sözlerle uğraşmayın şu çocukla diye uyarıyor el işaretiyle göz dağı veriyordu onlara nede olsa dayısının oğluydum kimsenin benimle alay etmesine dayanamazdı ablacığım günler böyle suyla eşekle gelip geçerken o unutamayacağım gün gelip çatmış demek/ki
biraz sonra çok feci bir şekilde dayak yiyeceğim/den ve bunun acısını ömrüm boyunca yüreğimde taşıyacağım/dan habersiz keyifle son dağıtacağım suyu
doldurmuş üstüne bir/de türkü tutturmuş bir elim eşeğimin başını okşuyor
söyleye söyleye tarlaya ırgatlara doğru yürüyordum
akar suyun yanından geçerken üzerinde akıp giden bir/şey gözüme takıldı yılana benziyordu ilk gördüğümde irkildim ama canlı olmadığını fark edince rahatladım düşününce bunun bir yılan balığı olduğunu anladım
bir kol kadar uzunluğu vardı ve sulama kanalının üstünden hızla akıp gidiyordu fazla derinliği yoktu suya girip onu yakalamalıydım bir hayli peşinden koştum atladım suya çok uğraştım ama sonunda yakaladım ve omzuma attım kıyıya çıktım beş altı tane normal büyüklükte başka balıklar daha gördüm girdim onları'da aldım kıyıya attım sonradan öğrendiğime göre benim aldığım bu ölü balıkları yukarıdan bazı kendini bilmez çevre katili insanlar dinamit patlatarak avlıyorlarmış benim yakaladığımda onların gözünden kaçırdığı balıklarmış
balıkları solungaçlarından bir kenarda bulduğum iple bağladım
bu hengamede ben eşeğimden epey uzaklaşmışım
farkında olmadan vakit çok geçmiş ırgatlar işi paydos yapmış
beni çok merak etmişler hasan çavuşla fatma annem beni aramaya çıkmışlar.

06 Haziran 2017 2-3 dakika 8 öyküsü var.
Yorumlar