İlgisiz Yaklaşılmaz Dikkat Zeki Erkek

Yoğun bir iş gününün bitiminde kendimi eve atıp ayaklarımı uzattım. İhale dosyası hazırlamak için bütün gün ticaret odasının uzun kuyruğunda bekleyip, bankaya oradan da maliyeye koşturmuştum. Koşturmaktan mıdır nedir karnım her zamankinden daha çok acıkmıştı. Gözümün önünden enva i çeşitte yemekler geçiyordu. Mine yine her zamanki gibi televizyonun karşısında kamp kurmuştu.
''Benim güzel karım ne yemekler yapmış, karnım çok aç gözüme piliç gibi görünmeye başladın.''
''Dizi seyrediyorum şu anda, on dakika bekle; reklam verince, hemen bir çorba yaparım sana.''
''Reklam arasında mı yapacaksın çorbayı?''
''Hazır çorba hemen olur, sen ısıtıcıya suyu koy şimdiden.''
''La havle! Mine karnım çok aç diyorum yemek yapmadın mı sen bugün?''
''Leylalar da toplandık bugün, sonrada alışverişe çıktık. Dizi saatinde dönebildik neyse ki. Çorba pişene kadar makarna da pişer hemen.''
''Domates çorbası olsun o halde. Makarna da mümkünse burgu onun şeklini daha çok seviyorum biliyorsun.''
''Evde sadece mercimek çorbası kalmış, çubuk makarna yapacağım daha çabuk pişiyor.''
''Hazır çorbada bile seçme hakkımı kullanamıyorum. Eve geldim karşılamadın, bir hoş geldin bile demedin.''
''Necmi en heyecanlı yerini senin yüzünden anlayamadım, reklamda ilgileneceğim seninle.''
''İlgi dediğin, senin reklam arasına sığdırılmış zaman zarfı mı?''
''Neden şikâyet ediyorsun ki senin de pek ilgi gösterdiğin söylenemez. Geçen hafta bizim tanışma yıldönümümüzdü unuttun.''
''Biz beş yıllık evliyiz Mine. Evlilik yıl dönümünü kutluyoruz ya.''
''Bu yıl ki doğum günümü kutlamadığını hatırlatmama gerek yok herhalde.''
''Geçen yıl pasta almıştım, canım pasta istemiyor kesmeyelim bunu diyen sendin. Ben de bu yıl almadım. Ayrıca geçen yıl sürpriz olsun diye Galata köprüsünde yer ayırtmıştım. Hediyen bu mu hiç değilse Boğaziçi ya da Fatih Sultan Mehmet olsaydı diye köprüyü beğenmemiştin.''
''Yok yok son zamanlar bana karşı ilgin iyice azaldı senin Necmi.''
''Mine açım, reklam girdi senin yemek verdiğin yok.''
''Isıtıcıya su koy demiştim, kalkmamışsın ki yerinden artık bir dahaki reklama.'
'Gözüme çubuk makarna gibi görünmeye başladın.''
''İlgili adam karısına böyle mi der, aklın fikrin yemekte Necmi.''
''Kebapçının telefonu buzdolabının kapısında olacaktı arayıp kebap söyle bari.''
''Şu an en önemli yeri, bu kadının entrikalarını görmem lazım, telefona uzanamayacak kadar aç değilsin değil mi hayatım. ''
Mine'den bana hayır yok, en iyisi kendi işimi kendim halledeyim deyip ayağa kalktığımda, gayet pişkin bir tavırla çerez tabağını elime tutuşturdu.
''Çerezim bitmiş tezgâhın üzerinde olacaktı, bir de meyve suyu rica ediyorum.''
Açlığımın vermiş olduğu etkiyle sipariş ettiğim yemek gelene kadar, Mine'den alacağım intikamın peşine düşmeye başlamıştım bile. İlgiymiş bundan sonra mum ışığıyla bile değil deniz feneriyle arayacak da bulamayacak benden ilgiyi falan, açım ben yahu...
Sevgili karıma bundan sonra duyarlı davranmaktan mümkün olduğu kadar uzak durdum. Yaklaşan sevgililer günü için yaptığım planı kafamda her tasarladığımda gözlerimde beliren sinsi bakışlara engel olamıyordum. Nihayet beklediğim gün geldi çattı, yaşasın sevgililer günü denen para tuzağı, yaşasın ilgisiz karım, yaşasın intikamım, yaşasın dahi ben.
Eve giderken aile boyu çekirdek yanına da iki buçuk litrelik kola aldım. Kendim için aldığım baştan sona vahşet içeren filmleri özellikle hediye paketi haline getirip güzel bir fiyonk yapmayı ihmal etmedim. Kendim için her ne kadar sevmesem de hayvan şekilleri verilmiş pelüş terliklerden bir çift kapıp, sevgili eşime de uyduruk bir terlik seçiverdim. Son kontrollerimi yaptıktan sonra tüm savaş aletlerimin tamamlandığına karar verip evin yolunu tuttum. Kapıya vardığımda, elimdeki poşetlerle mücadele ederek kapıyı açmaya çalışırken kapı ardına kadar açılıverdi. Benim her gün dizilerini ihmal etmeyen karım süslenmiş, püslenmiş ve bana kapıyı açma zahmetine girmişti. O an anırasım gelmedi dersem yalan olur. Elimdeki ağırlıklara baktıkça gözlerindeki hoş geldin ışıltıları daha da bir parlayıp sönüyordu sanki. Bende aynı coşkuyla karşılık verirken 'bu gecenin galibi benim, sevgili karıcığım' diye içimden onunla konuşuyordum.
''Hoş geldin kocam.''
''Hoş buldum karım.''
Bu sıcak karşılamadan sonra, bana sarılmasını beklemem mallıktan başka bir şey değildi elbette, sevgili karım elimdeki gizemlerle dolu ağırlıklara daha çok odaklanmış olduğundan elimdekileri hızla kapıverdi.
''Sana en sevdiğin yemekleri yaptım bugün sevgilim.''
''İçli köfte mi yaptın?''
''Senin en sevdiğin yemek mantı hayatım.''
Öyle ya benim en sevdiğim yemeği sevgili karım benden daha iyi bilirdi, ben kimim ki içli köfteyi sevdiğimi sanıyorum. Ona karşı haksızlık etmemek için mantıya razı gelip sofraya oturdum ne de olsa kadın bütün gün uğraşıp didinip bana mantı açmıştı. Birden yaptığım hazırlıkları hatırlayıp kendimi odun gibi hissettim. Mahcubiyetimi gidermek için,
'Mantı çok güzel olmuş hayatım ellerine sağlık, bütün gün bununla mı uğraştın' diyerek onure etmeye çalıştım.
''Yok canım üst sokağa ev mantısı yapan yeni bir yer açılmış onlardan aldım, bir suya koyup haşladım yanına da sos işte bu kadar. Benim kadar pratik bir karın olduğu için kendinle gurur duymalısın.''
Hayvanım ben, pratik bir karım var ve ben onun kıymetini bilmiyorum, elinde mantı açtığını zannederek ne yapmaya çalışıyorum ki!
Yerinde duramayan Mine sofrayı topladıktan sonra nihayet beklediğim an geldi.
'Ee Necmi'ciğim bugünün anlam ve önemine binaen neler yapacağız, programımız ne?'
''Gelirken en güzel filmlerden birkaç tane aldım, yanına içecek bir şeyler ve biraz kuruyemiş aldım.''
''Bu kadar mı?''
''Ne kadar olacaktı ki neyi yetmedi?''
''Bana bugünü hatırlatacak herhangi bir şey almamış olamazsın değil mi?''
''Aşkım sen beni hangi ormandaki kütük sandın anlamıyorum ki, elbette ikimiz için de bugünü hatırlatacak bir şeyler aldım.''
Şımarık karım bir çocuk gibi ellerini göğüs hizasına getirip el çırpmaya başladığında, alacağım intikamın tadının damağımda kalacağına artık emin olmuştum. Paketleri getirip büyük olanı kendim aldım, diğerini ona verdim aynı anda paketleri açtık. O an Mine'nin yüz ifadesini fotoğraflamayı çok istesem de ne yazık ki olayı bu kadar abartamadım.
''Necmi bu ne?''
''Terlik bebeğim.''
''Bana sevgililer gününde terlik mi aldın Necmi? Şu sıralar en çok beğendiğim ayakkabıyı alacağını düşünmüştüm.''
''Buda ayaklara giyiliyor hayatım.''
''Neden seninki pelüş oyuncaklı ama benimki bildiğin ev terliği?''
''Ne bileyim sevdim bu kurbağayı ben, sen böyle çocukça şeyleri sevmezsin ki. Bak bak Mine ayaklarımı oynattığımda gözleri de oynuyor bu sevimli şeyin ne hoş değil mi?''
İntikam senaryomun ilk sahnesi gayet mükemmel sonuç vermişti. Mine sinirden bir domates kıvamına gelmişti ama ben daha fazlasını istiyordum.
''Hadi gel bizim için aldığım filmi seyredelim sen içecekler için içeriden bardak getir' dediğimde nihayet Mine'nin gözleri ışıldadı. Mutfaktan getirdiği şarap kadehlerini gördüğümde sevinç çığlığı atmak istedim.
'Kolayı şarap kadehinde mi içeceğiz Mine.''
''Ne kolası?''
''Film seyrederken içeceğimiz kola ayrıca çekirdeklerin kabukları için kapta getirmemişsin.''
''Çekirdek mi? İyide romantik film seyrederken çekirdek çıtlatıp kola mı içeceğiz.''
''Ne romantik filmi biz zaten yan yanayken yeterince romantik değil miyiz aşkım, bizim için en hareketli aksiyon filmini aldım. Belki geceye aynı şiddetle devam ederiz.''
O gün Mine hayatımızın en kötü sevgililer gününü geçirdi, benim için ise tarifi mümkün olmayan bir zevk söz konusuydu elbette. Ne yalan söyleyeyim bu rahatlığı özlemişim. Kadınlar ilgi ilgi diye başımızın etini yiyorlar ama onların ilgi anlayışı sadece kendilerini şımartmak için yapmış olduğumuz eylemler bütünüyle burun buruna kalmaktan başka bir şey değil. Bundan sonra ne kadar ekmek o kadar köfte, yaşasın kurbağalı pelüş terliklerim.

24 Aralık 2013 8-9 dakika 37 öyküsü var.
Beğenenler (2)
Yorumlar (3)
  • 10 yıl önce

    Çiftler kendi ilgi alanlarına yönelip de eşleri ile ilgilenmediği zaman haliyle ufak tefek tatsızlıklar çıkabiliyor mizahi bir dil ile yaşanalar anlatılmış ve güzel bir öykü çıkmış ortaya kutlarım Özlem hanım...👍

  • 10 yıl önce

    Beğeninize teşekkür ederim Ahmet Bey. Günün hikayesi olamamış ama :) Keşke hayatımızdaki olaylara da bu kadar mizahi yaklaşabilecek potansiyelde olabilsek.

  • 10 yıl önce

    harikaydınız, bayıldım gerçekten...eyvallah güzellik..😙