İlkbahar İle Söyleşi

Evet sevgili seyirciler. Uzun bir aradan sonra tekrar sizlerle birlikteyiz. Şöyle bir mevsimlere doğru gidelim dilerseniz. Karşımızda mevsimlerin ilki olan ilkbahar var.

- Hoşgeldiniz Sayın İlkbahar. Bizleri kırmadan buraya kadar geldiniz.

- Hoşbulduk Sayın Turgut. Asıl ben buraya gelmekle memnun oldum.

-İlk sorumu soruyorum. Biliyorum izindesiniz. Lakin sayılı günler kaldı sizle kavuşmamıza. Buradan sizi özleyenlere nedir mesajınız ?

- Evet şurada Mart ayına ne kaldı. Çok yakın zamanda hasretlik bitiyor. Biraz daha sabredin. Kardeşim Kış mevsimi, iyice bir günlerini doldursun hele. Buradan sevenlerime mesajım, planlarınızı, niyetlerinizi iyi ayarlayın. İçinizde duygular fışkırıyorsa ben geldim demektir.

- Sayın İlkbahar, kırlarda çok güzel papatyaları gördüğümüzde mutlu oluyoruz. Sizin mutlu olacağınız bir şeyler var mı acaba ?

- İçimi ısıtan güneştir benim en çok mutlu olduğum an.

- Yazarlara ve şairlere de konu olmuşsunuz çoğu zaman Sayın İlkbahar. En çok hangi şairin şiirini seversiniz ?

- Biraz mavi, biraz bahar, biraz sessizlik, biraz deniz konusu, biraz huzur lazım ile başlayan şiiri çok severim . Şairi ise Songül Ünsal.

- Peki ilkbahar sebze ve meyveleri nelerdir ?

- Enginar, çilek, bezelye, taze soğan, taze sarımsak, yeşil erik, patlıcan, bakla, semizotu.

- Kuşlar, sizin için vazgeçilmez kırmızı çizginizmiş, bu doğru mu ?- Evet doğrudur. Kuşların kanat çırpmaları, ötmeleri, diyardan diyara uçmaları adeta bana umut veriyor. Ve ben de o umudu insanlara veriyorum.
- Sanırım soruların cevaplarını aldım. Başka soru kalmadı. Sayın İlkbahar, bizlere vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederiz. Sizi biraz yorduysak affola.
- Asıl ben teşekkür ederim, bu güzel söyleşiyi benle yaptığınız için.

Evet sevgili seyirciler, bir kez daha programımızın sonuna gelmiş bulunuyoruz. Bir daha ki başka misafirimizle buluşmak üzere hoşçakalın, dostça kalın.