İnternetten Gelen Tehlike

Bir belediyede işçi olarak çalışan adam henüz 15 yaşlarında kızının internet ders araştırmasından yılmış olacak ki kıt kanat geçinmesine rağmen taksitle bilgisayar almak zorunda kaldı. Bu bilgisayara birde internet bağlantısı istiyordu nihayet oda oldu çocuklarının kendileri gibi yokluk sefalet içinde yaşamasını istemeyen aile gerektiğinde ihtiyaçlarını bir kenara bırakıp çocuklarının istikbalini kurtarmak için her türlü fedakarlıktan kaçınmıyordu. Belediye işçisi baba ayağında yamalı çoraplarla çalışmasına rağmen hiç gocunmuyordu. Bilgisayarına kavuşan 15 yaşındaki Sevdanın mutluluğuna diyecek yoktu o gün bilgisayar başından kaldıramamıştı annesi akşam yemeği yememişti mutluluktan Sevda ertesi gün Sevda okul arkadaşlarına müjdeyi vermek için can atıyordu bu mutluluğu onlarla paylaşmak istiyordu. Okula varınca hemen müjdeyi verdi oradaki Sevdanın kız arkadaşları da bu duruma çok sevinmişti. Sevda yarın okul tatil bize gelin diye kız arkadaşlarını davet etti onlarda seve seve kabul ettiler gerçi bir kaçının zaten vardı bilgisayarı. Ertesi gün gelmişti Sevdanın çok yakın arkadaşları olan Ayşe Sude ve Nazlı gelmişler kapı zilini çaldılar arkadaşları Sevda heyecanlı bir şekilde kapıda karşıladı. Kız arkadaşlar Sevdanın bilgisayarın kurulu olduğu odaya girdiler. Bilgisayarı Sevda çoktan açmış müzik çalıyordu bilgisayar, Sevdanın arkadaşı Ayşe oo maşallah müzik de açılmış dedi ve sonra kızlar hep bir ağızdan hayırlı olsun dediler Sevda hepsine de teşekkür etti. Ayşe bir hamle yapıp bilgisayarın başına kuruldu ve msn adresini açtı bunla da yetinmeyip karşıdaki erkek arkadaşına camı açtırdı ve başladı kız arkadaşlarına hava atmaya bakın dedi gördünüz mü bu benim erkek arkadaşım ne kadar yakışıklı bu durumu gören kızlar şaşırmışlardı Ayşe ye sordular nerden tanıdın Ayşe sohbetten dedi çokta zengin kendisi doktor. Kızlar hayretle bir birlerine bakıyorlardı. Bu duruma alışık olmayan Sevda merak etmişti Ayşe ye sordu bana da gösterir misin nerden hangi adresten tanıştınız? Ayşe gösterdi bir sohbet sitesi Sevda iyiden iyiye heyecanlanmıştı Ayşe yazışırken karşındaki gence sık sık sevgilim aşkım diye hitap ediyordu kızlar ve oradaki Sevda ancak baka kalmışlardı Ayşe'nin bu haline, nihayet Ayşe iki saatlik konuşmanın ardından bilgisayarın başından kalktı. Kızlardan nazlı ben ailemden bu kadar izin aldım gitmem gerek dedi ve kızlar Sevdayla vedalaşıp oradan ayrıldılar. Kız arkadaşlarına gönderen Sevda fırsatı hiç kaybetmeden kendine zengin bir erkek arkadaş aramaya başladı sohbet sitesinden birkaç selamlaşmadan ve konuşmadan sonra kendisini bir fabrikatör oğlu olarak tanıtan Mert isminde bir gençle tanışan Sevda epeyce onla sohbet etti. Sevdada kamera yoktu ama Mert de vardı nede olsa koskoca fabrikatörün oğluydu Mert saçlarını fön yapmış geriye taramış siyah saçlı yakışıklı bir delikanlı yirmili yaşlarında babasını servetinden ve dürüstlükten bahseden Mert Sevdaya yakın gözüküyor ve onu daha iyi tanımaya çalışıyordu Sevda ise ailesini beklide geleceğini değiştirecek bu gence karşı ilgi duymaya başlamıştı aradan günler geçiyor Mert ile Sevdanın arkadaşlıkları iyice ilerlemişti. Telde de görüşmeye başlamışlar dı Mert sık sık Sevdaya evlenmek istediğini söylüyor bazen de sanki bir eşine davranır gibi yakınlıklar gösteriyordu. Kendini bu duruma kaptırmış olan Sevda anne ve babasının olmadığı bir zamanda arkadaşı Ayşe den getirdiği kamerada Mertte iyi görünmek için çırıl çıplak soyunmuştu. Sevdaya göre zaten evleneceklerdi bircik aşkı Mertle bunun ne önemi var zaten her şeyi onun değimliydi. Sevda aylardan beridir Mertle konuşmaktan derslerine çalışamıyordu nihayet öğretmeni Sevdanın babasını okula çağırdı. Bu durumu öğrenen baba çok hayret etmişti kızından hiç bir şey eksik etmiyordu daha hala kızına aldığı bilgisayarın borcunu ödemeye çalışıyordu. Akşam eve gelen baba kızı Sevdayı yanına çağırdı ve sordu neden? Sevda mahcuptu başını öne eğdi bilmiyorum çalışıyorum baba dedi annesi nasıl oluyor bende anlamıyorum kız cağız bilgisayarın başından hiç kalmıyor sürekli çalışıyor dedi. O akşam Sevda bilgisayarın başına hiç oturmadı Mert defalarca teli çaldırıyordu ama Sevda ailesinin karşısında büyük utanç duymuştu. Ve karar verdi derslerine daha çok çalışacaktı bu utanç verici durumdan kurtulmak için bu durumu Mertte de anlattı Mert anlayışlı davrandı tabi aşkım dedi.
Kız arkadalar okulda sözleştiler hafta sonu Ayşelerin evinde toplanıp ders çalışmaya ailelerinden izin alan kızlar Ayşelerin evine vardılar. Biraz ders çalıştıktan sonra Ayşe yine yapacağını yaptı kızlara hava atmak için odasındaki bilgi sayarı çalıştırdı ve dedi ki kızlara size yeni sevgilimi göstermek istiyorum. Kızlardan nazlı güldü Ayşe maşallah sana da erkek arkadaş dayanmıyor Ayşe msn açtı hah dedi işte burada kamerasını açtırayım da yeni eniştenizi görün kamera açılınca Sevda şok geçirdi adeta bu Mert di Ayşe övünüyordu bakın buda öğretmen tek aşkım. Sevda sordu ne zaman tanıştınız Ayşe bu duruma gülümseyen Ayşe baya oldu benle evlenecek bana evlenme teklif etti dedi. Sevda bu mert bana da evlenme teklif etti üstelik fabrikatörün oğluyum dedi deyince Ayşe şaşırmıştı yok canım bir yanlışlık vardır diye bildi Ayşe Sevda hayır yok ben bunun yüzünden derslerimden oldum aileme mahcup düştüm istersen şimdi foyasını ortaya çıkarayım dedi. Ayşe peki dedi Sevda bilgisayar koltuğuna oturdu ve kamerayı açtı zaten kamerası açık olan mert çok şaşırmıştı karşısında Sevdayı görünce mert bir şey yazamıyor diyemiyordu aylarca kandırdığı kız onu suçüstü yakalamıştı. Sevda mertte senden bir tek şey istiyorum kimsin dedi Mert aslında beş parasız bir serseriydi...


Maalesef günümüzde okul öğrencilerimiz internette teşvik edilmekte ve çocuklarımızı hiç bilmedikleri bir dünyaya acemice sürüklemektedirler. Kitap okumak nerede ise durma noktasına gelmiş kaynağı nerden olduğu belli olmayan bilgiler için gençlerimiz ve öğrencilerimiz zorlanmaktadır. Ben şöyle düşünüyorum bir bina yapıyorsun ama temeli yok ne kadar ömrü olur bu öğrencileri kaynağı nerden olduğu belli olmayan bilgiler için zorlarsanız bence yanlış yapmış olursunuz. En emin kaynak bence kitaplar internet değil çünkü internet demek site, site demek menfaat demek reklam demek internet kaffelere bakıyorum gençlerimiz ya oyun oynuyor yada cet aleminde demek ki bizler bu çocuklarımıza interneti öğretmemişiz acemice onları bu dünyaya bilinçsizce koymuşuz ben burada Milli Eğitim Bakanlığına seslenmek istiyorum lütfen daha dikkat öğrencilerimizi ezbere teşvik etmeyelim çünkü onları hileye alıştırmış oluruz geleceğimiz tehlikeye girer saygılarımla...

12 Kasım 2008 6-7 dakika 5 öyküsü var.
Yorumlar (2)
  • 15 yıl önce

    aslında içeriği ders veren bir öykü olabilirmiş bu.. neden olabilirmiş çünkü öyküyü okuyanda,sanki mert fabrikatör oğlu ya da öğretmen çıksa internet hayırlı birişe vesile olacakmışmışta izlenimi bırakıyor..Artıı,çocuk yetiştirme konusunda da tartışılabilirliği ortada kalmış..(öyle ya bu devirde nette tanıştığı adama evlenicez mantığıyla çırılçıplak soyunabilen saflıkta bir kız söz konusu)yani aile herşeyi veriyor ama bilinçlendirme sıfırın altında.. neyse.. Bir forum sayfası açarak tartışmaya vesile olacak nitelikteki öykünüz için teşekkürler Sn.Tosun..

  • 15 yıl önce

    konusu olarak güzel yazılmış bir öykü. bir olay kurgusu , karekterleri belli olan öğüt verci güzel bir öykü okudum .ama son kısmı gereksiz diye düşünüyorum. çünkü; öykü okunurken vermek istediğin mesaj okuyucu tarafından zaten anlaşılır. tebrik ederim