Madımak Çorbası Dökülünce

ACI KIZ VE ANILARI 6



Bir bahar sabahıydı babam erkenden bedelleriyle beraber yiyip içmeden tarlaya çift
Sürmeye gitmişlerdi
Anam madımak çorbası pişirmişti bir bakraca çorba birazda öte beri koydu elime verdi
Bunu babana götür dedi bende yükümü aldım yola koyuldum Çayın kenarına yaklaştım
Baktım akan çay kabarmış üzerinden geçtiğimiz addamaç dediğimiz taşlar gözükmüyor
Çünki dağlarda halen kar vardı güneş erittikçe kargın selleri dereden akan çayı taşırıp kabartıyor
Ben o çayı geçmek zorundaydım babam çayın o tarafında görülmez bir tepenin arkasında
Tarla sürüyordu çorabımı papucumu çıkardım paçalarımı sıvadım çayı korka korka geçtim

Elimdeki bakracı yere koydum çoraplarımı giyinecektim ki bakraç devrildi çorba yerle bir oldu
Görenler kıkır kıkır alay edip başıma güldüler utanarak o telaş içinde bir daha çayı geri geçtim
Eve koşa koşa geliyorum korkum geride kalan çorbayı da çocuklar yerse ben
Babam gillere ne götüreceğim
Birde iştahlı bir afacan erkek kardeşim var ki o çok sevdiği çorba payından hiç vermez
Ben ter kan içinde kapıyı açtım ana çorbayı döktüm dedim
Anam hiç beni sorgulamadan kazandaki çorbayı bakraca boşalttı çabuk koş dedi
Onu gördüm koptu bir kızıl kıyamet O afacan kardeşim yerlerde yuvarlandı bana çorba falan
Kalmadı dedi niye verdiniz bu sefer taşları kucağına toplayıp benim peşime koşuyor
Bana sövüp taşlıyor sen niye çorbayı döktün ben şimdi ne yiyeceğim ben hiç arkama bakmadan
Çorbayı götürdüm babam çok geç kalmışsın dedi bu zamana yemek mi kalır dedi

Başıma gelenleri o kardeşimin bana yaptıklarını anlattım babam giller çok gülmüşlerdi
O gün muhallemiz bir cümbüş yaşamıştı

BESDİ CE

15 Kasım 2013 1-2 dakika 17 öyküsü var.
Yorumlar