Aklım Karışık 4

Aklım Karışık 4

Aklım karışık…

Ey! Yeri göğü yaratan

Ve “kadere karşı çıkmayı” en büyük günah sayan

Ve sevgisinden çok, gazabından korkmamız lazım gelen

Büyük büyük kitapların ve kâinatın sahibi…

Ve ey! Tanrılar adına

Kendilerine “isyan etmeyi” zinhar yasak edip

Karabasan gibi

Her daim zayıfların tepesine çökmeyi marifet sayan

Devletlû ve haşmetli büyükleri dünyanın;

Vallahi de billahi… Ve de İllaki

Dişlerinde insan kanı… Ellerinde haram lokma

Yumruklarını gökyüzüne kaldırıp kaldırıp

Katlime ferman korkunç bir hınçla kızacaklar bana

Biliyorum… Adım gibi eminim…


Ve lakin

Tanrı misafiri değil ki

Şu açlık, yokluk, yoksulluk

Şu kör… Şu dilsiz… Şu sağır suskunluk

Ve hep terkedildiğimiz şu büyük büyük ayrılıklar

Boynu bükük yalnızlığımız

İçimizde cehennem gibi yanan şu hasret

Naçarlığım… Çaresizliğim

Şu zulüm… Şu amansız şu sersefil hayat

Gözümüzde yaş

Yok olası savaş… Sineme değen kurşun yarası

Ve hani şu kuş tüyü kadar ağırlığı

Ve hani şu mini minnacık bir sevinç kadar ederi olmayan varlığımız

Zamansız gelen ölüm

Ve şu korkunç ve şu içimi parçalayıp duran hiçlik duygusu…

“Başımız gözümüz üstüne” deyip de

Kapımızı açıp buyur edelim hemen…


Sına gücünü

Ey! Yerleri, gökleri ve insanı yaratan biricik tanrımız

Demirbaş eşyalar gibi içimize yerleşip duran acılardan kurtar

Günaha ve suça meyleden yoksulluğumuzdan koru bizi

İnsanlara zulmeden

Ve dünyaya hükmeden zalimlerden gazabını esirgeme sakın

İnsanlarla arana uzun uzun menziller… Mesafeler

Şiddete ve zulme ve savaşa meyilli elçiler koyma

Bırak… Bırak artık şu din tüccarları

Ve şu Kapitalist pisliklerle -el bebek gül bebek- sarılıp koklaşmayı

Göster gücünü… Bir an için bile olsa… Bir an için…

Sevinçler yağdır/ Sevgili kıl/ Mutlu kıl/ Özür kıl

Güldür yüzümüzü… Güldür

Güldür ki, tadı yüreğimizde baki kalsın; sevmelerin ve aşkın…


“Ya sabır…” deme

Rahmetinden -ve ama bir gün… ve ama bir gün mutlaka-

Sevinç yağmurları yağdıracağından söz etme bana

Göster gücünü

Estir mutluluk rüzgârlarını

Ve yağdır… yağdırabildiğin kadar sevinç yağmurlarını

Yağdır… Yağdır ki,

Dudak ucuyla da olsa güle ıslana sırılsıklam sevinelim bugün…


Dedim ya… Aklım karışık…

Kafamın içinde kuralsız kaidesiz uçuşan şiir kuşları…


(*) Yoksullara, ezilenlere ve kimsesizlere “kaderden ve tanrıdan” sıkça bahsedenlerin (devletlerin ve iktidar olanların) dili dünyayı ve yaşananları bilme, kavrama ve gerçekleri açıklama dili değil, tam tersine soygun düzenlerini korumak, gerçekleri” tanrı ve kader” kavramıyla ört bas etme, saklama ve saptırma dilidir.

Ağustos-Ekim 2020

08 Eylül 2023 235 şiiri var.
Beğenenler (7)
Yorumlar (2)
  • 7 ay önce

    İnsanın insana yaptığı zulmü başka bir canlı yapmıyor modern köleliği yaşatıyorlar adeta bu medeniyet canavarları Yüreğinize kaleminize sağlık Savaş bey içtenlikle kutlarım saygılar