Alkımlansın Şairin Kalemi
İncir ağacı, güçlü bir rüzgarla sarsıldığında
nasıl ham incirlerini dökerse,
gökteki yıldızlar da öylece yeryüzüne düştü.*
Her biri bir kadın göğsünde asılı kandil gibi parlar o günden beri.
İçlerinde en güzeliyse Zühre tabii ki..
Işık saçan ziynetlerini ortaya serdiklerinde kamaştırırlar tüm gözleri.
Kiminin adı Esma, kiminse Azra..
Doğurgan bedenlerinden aşk kadar acıyı da halkederler umarsızca.
Zifir karası geceden sıyırırlar da tüm gizemleri,
Sere serpe uzanırlar bir şairin önüne sunak niyetiyle.
İncilere gebe istiridyeleri çatlatırlar zamansız,
Gözleri kamaştıran gerdanları daha da parlasın diye.
Dudaklarına secde etmiş alnından öperken mavilerin,
Notalarından aşk devşirirler derinden yükselen nihavent bestelerin.
Ardından rotası kırık kalemlerinin kömür tortusuna yüz sürüp şairlerin,
Lal olmuş dillerine bağlarlar gazelleri..
Ne zaman ki göğüslerinin sol yanına bir ateş düşer,
Ancak o vakit kandilleri sönük kalır yüreklerini saran ateşin gölgesinde.
Mehtabın soluk benzi nevbahara çalarken inceden,
Bir kadının ağulu sancısı düşer dillerden..
...
İşte o vakit alkımlanır şairin kalemi !
(İlk üç dize İncil vahiy 6'dan alıntıdır)
etkileyici. tebrikler
Geçmişten sağılmış bir bilgelikle düşüyor şiir yollara tam da bir düş hızıyla, fakat çağlayarak akıyor ısınmak için toprağa koşan yağmur gibi derinlerimize...
Ben hüznü olayım suskun gözlerin der gibi sorgulu hüzin işliyor...
Tebrik ederim şair
Kendi içinde çok tutarlı bir şiirdi . dizelerin örgüsü ve bütünselliği, dilin kullanımı oldukça güzeldi
Emeğine Yüreğine Sevdana sağlık Sevgimle...
tebriklerimle
Doğurgan bedenlerinden aşk kadar acıyı da halkederler umarsızca. Zifir karası geceden sıyırırlar da tüm gizemleri,
hepsini zifir karası ile tanımlamak ne kadar doğru olur bilemem,
şiir faklıydı
bir kez daha okuyacağım
sevgiyle kalın...