Bahçıvan



Soyup derisini
imlasız bir kuralın incinmiş kabuklarına ant olsun ki
bütün cümleleri adınla tövbeye çağırdım

sırtına sürdüğüm bütün makamlar döndüğünde dilimin mecralarına
her harfini söndürdüm dudaklarımda

bahçıvan
ellerimdeki nasıra takılıp düştüğünde filiz
yüzünü toprağa süren
külün doğum sancısı sızıyor çatlağıma
dilime çomak sokup koşuyorum
hadi yetiş mecrasındayım dilimin sokulup ısır toprağımı

incitip imamesini şuurumun geceye bir fiil asıp çekil üstüme
her figür aslının ashabını sorgulayarak
aslından uzaklaşıyor şimdilerde

ve
makam çoğaldıkça
cümle çürüyor dudaklarımda
kaç harf tükürdüm ekşidiğin de zaman
dişlerime bulaştığında anlam
ve sakalıma sürtünen cümle
kulaklarıma doğru uzanan
düşünceyi avutuyordu

kendi dilimle ne zaman sürtüş sem
ağır, ağır taşıyordu yükünü
sırtına düştüğüm hamalın

sonra
yorgun bir ihtiyarın telaşına benziyor dedi sesin
benzerliğinden dizine düştüm sesimin

oysa aklımın bağındayım
bağcıdan saklanıp, saklanıp meyve çalıyorum
kim görse beni kendi kurdunu saklıyor
kurduna küsen bir ben miyim kemirirken meyvelerimi

ardına sual eken bütün kaldırımların topuklarını inat
sakın dedi sakın
öfkeni maharetinden

zira ay sonrası kanar gölgelerin
yine de bahçıvan olamayışımı saklayamam gözlerinden
ellerin diyorum
makamını terk ediyor sualler
dumanlı bir cümlenin
hatırını sırtıma dizip
harflerimden söküyorum

akşamları sormayın diyorum
üstü gelmeyen karanın
alt ritminden kalkamıyorum bir türlü
gidip şurada uyanan Ölülere sorun
menekşeleri kim astıysa göğe
yağmuru çok sevmiş olmalı

14 Kasım 2025 9 şiiri var.
Yorumlar (2)
  • 44 gün önce

    Evet akşamları ben de şiirlere yaklaşmaya, okumaya çekiniyorum açıkçası. Akşamki duygunun o katıksız, koyu ve som hali, gündüze göre daha belirgin, daha baskın ve daha gözü karadır. Özellikle hüzünlü şiirlerde bu etki iki üç misline çıkar.

    Hem yazan hem de okuyan için...Ben bazen şuna benzetiyorum; şair mısraların altını dinamitle döşemiştir ve okurların da gelip o fitilleri ateşlemesini ister.

    Ben de hakkı mı "gidip şurada uyanan Ölülere sorun" dan yana kullandım ve elimde patladı.

    Hoş geldin Şimo can..

  • 45 gün önce

    Bağrında çürüyen susmalar var dünyanın kökleri yakılmış bir sözle ölürken yeniden gölgesini unutan ağaç gibiyim.

    Şimo hoşgeldin.