Böyle Beklenmeliydi Ekim
müstehaktır
kurşun kadar keskin bir çukura
dün söylenen şarkıları dinlemek, aksı dönsün diye sana
hatta nefesi tutmak uzun bir aranın ardından gömmek
illa soluk oyunları oynamak mı lazım sana anlatmak için sevdayı
yada takılıp dere balığının ardına sığ ama sert çukurlara dilenmek mi lazım
rabbimden üç defa, üç defa amin.
misli acılar çekmek mi lazım
misli eylül 'lerde
gün aşırı askılarda
inlemek ya da
akort eder gibi bir enstrümanın tellerini ya da,
nefessiz bir odada
gammazlamış korkunun esaretine kırk sönememiş mum ekleyip
beklemek aynı odanın demir panjurlu duvarına
günün hak eden şiirini ekleyip
mısraların baş harflerini ezberlemeye yatırırken kıçı kırık bir masa aksına
ben şarkılar söylemekteydim
bemol katıp portenin soldan ikinci notasına
acılı bir koro
eşliğinde dinlenmekteydim
eylül' ün ikinci yarısını
taş duvarlar bir kere soğumalıydı
sayılı idam günlerine baş kaldırıp ta
kutsal kitaplara dönüşmeden şiirler ezberlenmeliydi
yüz sahifelik fasiküllerde
böyle beklenmeliydi ekim...