Bu Son Olsun
Ben
Erken öğrendim
Ruhumu ve düşüncelerimi geniş tutmayı,
Sorgulamayı.
Böyle böyle başarabildim,
Bu köhne düzenin
Ve zorlu yaşamın
Aklıma ket vurmasını, engellemeyi.
Yanlışın yanında, "mutlak doğru"yu bile
Derinlemesine irdelemeyi.
İğne deliğinden geçirip sabırı
Sevgiyi
Ve de topal pireyi
İnsana
Ve hayata dair her bir şeyi..
Her defasında
Kendi gözlerimden akan
Bu zehirli nehir de boğulmadıysam
Bu güne değin,
Acıma köprü yaptığım
Her biri birer narkozlu ok
Kirpiklerin di ,
Kirpiklerimden şu kalbime battığın..
Ol Vuslat hatırına
Ümitlerime sal yaptığım.
Boğazıma kadar umuda ve maviye battığım
Bu garip
Bu dik ve sarp yolun
Gönül köprüsüyken yönüm,
"Bir daha sevmek mi? Tövbeler olsun"
Nakaratına yüz sürerek,
Uykusuz ve yorgun adımlarımı
Hayalinin izinden sana sürükleyerek,
Pusulamı, rotamı
Ve tekmil dört yönümü, tek gönlümü
Yalnız ve yalnız
Aşka ve sana çevirerek,
İçine gireceğin bu gönül köprüsünden
Sabırsızca hep yolunu gözleyerek
Er veya geç,
Er veya geç
Bana gecikmiş
Yağmurlu bir Cemre gibi düşeceksin
Bu kurumuş
Bu çorak sevda toprağıma..
Adım gibi biliyorum;
İşte bu yüzden
Sana ve acılarıma köprüdür
Kirpiklerimde ki bu yaş
Bu lirik damla.
Artık "sen" olsun!
Ne olursun.
İşte o an yıkılsın
Kirpiklerimden örülmüş tüm köprüler,
Birer birer eksilerek.
Bekliyorum;
Sürekli bir sabır
Ve tükenmez umutları üreterek..
Enerjisi sonsuz bir denklem içindeyiz
Ben sana devrik,
Sen bana yatık!
E düşeceksen düş artık
Yeter ki
Düşeceğin o müstesna yer
Sana doysun!
O yer de
Sana susamış
Dudaklarım olsun!
16/18:08:2016
saat:00:14.