Bumerang
Gözlerimden çakılmışım çarmığa
Elimi tut ey hiçlik
Hiradan düşmüş bir çocuk
Kundağında kum ve beşik
Bileklerinde kesilmiş bir kitap
Yazısız tarihinde yenilmişiz kendimize
Adın tavaf senin
İçindeki labirenti ilk ben buldum
Yarısı siyah yarısı beyaz bir güldün
Alnından avuçlarına
Kendini asma ağaçları
Eğildim aldım bir ölü kelebeği
Ara sokaklara bir başıma yürüdüm
Jan valjan/Madlen Baba
Bu karanlık topal
Kör bu çığlık
Kendini emziren yokluk
Seni öldüreceğim dedim kendime
Cebimden düştü son mektup
Bir kuş okudu en son
Evimin penceresi
Kuzeyim be çocuk
Soyunsa da güneyinden her sözcük
Sevme kültü/ Hiroşima
Atomların/kibrit su ve cenin
Seni öldüreceğim dedim bir kadına
Unuttu
Ellerini yıkayıp
Uyudu
Odam_
Bütün gece
On adımda bir duvar
Yüzün çarpar be....An
Kemiklerim kırılır içe bata sancı
Bilmeden beklerim
Sağır kapı
Kapatmışım bir resmi yüzüme
Çapraz asılmış bütün gölgeler
Tersten yazılmış bu yazı
Üstü açık dikey bir tabut
Gözleri açık mumya tılsımı
Karartılmışim sönmüş gecenin aylası
Sana sadakatim köpeklikti
Bağırdım uludum/ Ay henüz sübyandı
Sesler arıyordum
Herhangi bir şarkıda
Sezen suçludur
Masa'sın da unuttuğu gözlerimden
Sayıklayan son şiirimdi
Unuttu
Ellerini yıkayıp
Uyudu
Bir ülkenin kıyısında durdum
Islandım yırtıldı uyruğum
Bir kadın buldu sonra beni
Üç mazruf bir kağıt
Suya bıraktı öznemi
Ellerini yıkayıp
Uyudu
...........
Aacehen
Az kalsın bildirimleri silip şiirden mahrum kalacaktım..
Çok beğenerek okuyorum kaleminizi , çok...
Candan kutlarım.Selam ve sevgiler..
Bir ülkenin kıyısında durdum Islandım yırtıldı uyruğum Bir kadın buldu sonra beni Üç mazruf bir kağıt Suya bıraktı öznemi
mükemmel dizelerin şairini kurtlarım...
m ı h!
bir denge rüzgarı gibi esiyor darağacımda an
bu an'ın peşinde yürüyor adımlarıma karışan tılsımı akasya kokulu akşam
kelimesizim Bumerang karşısında ey şair
Şairin bilgi birikimi, düşünce gücü, mısralarında bu birikimi aktarması ve okuyucuya ulaştırması ustaca.
Özgün ve farklı uslubu ile çok güzel bir paylaşım.
Tüm içtenliğimle kutluyorum.
Gözlerimden çakılmışım çarmığa Elimi tut ey hiçlik Hiradan düşmüş bir çocuk Kundağında kum ve beşik Bileklerinde kesilmiş bir kitap Yazısız tarihinde yenilmişiz kendimize Adın tavaf senin İçindeki labirenti ilk ben buldum Yarısı siyah yarısı beyaz bir güldün Alnından avuçlarına Kendini asma ağaçları Eğildim aldım bir ölü kelebeği Ara sokaklara bir başıma yürüdüm Jan valjan/Madlen Baba Bu karanlık topal Kör bu çığlık Kendini emziren yokluk
Şiirin imgesel zenginliği sayesinde okurun yaşadığı katarsis doyumsuzdu... Günün inciliği yakışmış.