Çaylar Benden
Ve yine bir akşamüstü otururuz belki
Bir çay bahçesine, konuşuruz eskilerden
İki çay söyleriz ve senden yudumun ilki
Ama bekle cancağızım! bugün çaylar benden...
Anlatırsın sen titrek rüzgar nağmelerinde
Koyu akşamüstünün alıngan renkleriyle
Bezenmiş cümbüş vardır ışık huzmelerinde
Sanki gökkuşağına benzer ahenkleriyle...
Sense kelimeleri raksettirirsin o an
Dilim tutulur, sessizliğe dalarım bense
Hani bazen sadece dinlemek ister insan
İşte benim halim öyledir... Bilmem nedense?
Konuşursam sanırım ki laf-ı güzaf olur
Bu kez sükût benden, serenat yapmaksa senden
Derdimiz galiba bir bardak çayla son bulur
Bu arada unutmadan, bugün çaylar benden...
Çıra kokusu ile kendimizden geçeriz
Görenler bizi sanırlar; mey'in ayyaşıyız
Halimiz fena... Durmadan içer de içeriz
Amma ve lâkin biz "tavşan kanı" ç'ayyaşıyız
Bir yudumu her derde devadır cancağızım
Çay ateşte demlenir, biz çayda demleniriz
Belki arada yanar ama dilim, ağızım
Yanarsa yansın, yine çayla merhemleniriz
Çay kupada değil, ince bellide içilir
Sallama da bozar aga, ille semaverden...
Bir yardan, bir de demli çaydan nasıl geçilir?
Çaycılara selam olsun, bugün çaylar benden...
Şiiri okuyunca çay içesi geliyor insanın çok keyifliydi
tebrikler şair👑