Çıban
ben de yazardım
bala batırıp kalemimi
satırlara sığmayan mutluluk ülkesini
olmasaydı düşlerimde
acıkmış çocuk gözleri
ben de indirirdim mor gecelerime
küme küme yıldızları
mavinin tüm tonlarını giydirirdim şiirlerime
talan olmasaydı yeşil bağlarım
barut kokmasaydı dağlarım
kanla karılan toprak
ayaklarımı dövmeseydi böyle
sırtını dönmek gibi kahpeye
bir adı da kalleşlik bunun
bir adı da vurulmuşluk
her neyse
nicedir sızlıyor
koca bir çıban gibi döşümde
bin yıllar öncesinden sesler duyarım şair
kevgire dönmüş uykulardan uyanıp
helak olan kavimlerin son çığlıkları
kargı gibi yağar üstüme
ah şair
ben de yazardım gül yaprağına
ayak basılmamış bir ütopya
sıkmasaydı şu melâl yüreğimi
ne çok bozuluyorum yalana
kan ve gözyaşı doluyorsa yeryüzü çukurlarına
barışım vuruluyorsa her doğduğunda
gel de yaz şair çiçekli düşlerini
gel de yaz kolaysa
hırs denen boz yılan
bir adı da ihtiras bunun
bir adı da teslimiyet şeytana
akıtır durur zehrini insanlığa
gözü kara isyanımın
deli sevdamın dizginini çözüversem diyorum
acep diner mi içimdeki fırtına
16 haziran 2008
hırs denen boz yılan bir adı da ihtiras bunun bir adı da teslimiyet şeytana akıtır durur zehrini insanlığa gözü kara isyanımın deli sevdamın dizginini çözüversem diyorum acep diner mi içimdeki fırtına
yüreğine sağlık çok güzel bir şiir
cok guzel bir siir okuddum kaleminizden tebrikler tesekkurler👍👍👍
tebrikler Nuriye Hanım
saygılarımla
"Günümüzde Şiir ve Şair Sorunu" adlı yazımda demiştim ki "Arzu ve şehvet şiiri yani neşe halinin, mutluluğun yüksek noktasının şiiridir. Ama bugün içinde bulunduğumuz konumda öznenin başarılı ruh halinin başka bir deyişle mutluluğun 'resmini çizebilir' ya da şiirini yazabilir miyiz? Üstelik insan sadece arzu ve şehvet halinde olan bir varlık da değildir. Çünkü insan, sınıfsal, kültürel ve toplumsal koşullardan bağımsız soyut bir uzayda yaşamıyor. Arzu ve şehvet şiiri yazmak şiiri bir indirgeme bir daraltma durumudur. Her indirgeme ve daraltma da bir his değil bir f i k i r dir. Bu tür şiiri ilginçtir ki şiirin fikirle yazılamayacağını savunurlar tarafından yazılmaktadır. Oysa eğitimciler de eğitilir ilkesi şunu gösteriyor ki ş a i r l e r de e ğ i t i l i r ve eğitilmektedirler." şair şairleri eğitiyor. Şair var olan sorunları anlatıp şiirin doğallığına ulaşıyor. "kan ve gözyaşı doluyorsa yeryüzü çukurlarına barışım vuruluyorsa her doğduğunda gel de yaz şair çiçekli düşlerini gel de yaz kolaysa" Ne denir ki alkışlamaktan başka.
Bir Nazım edası; coşkulu ve görkemli şiir..
Şairin yükü ağırdır..Etrafta bunca yalan dolan varken, direnir..
Tek kalkanı şiirdir..
Sağlam şiir..
Kutlarım