Deliler

Üstüne abanan gündelik anılardan kurtulmaya çalıştı,
Koridorlar onu yakalamaya çalışan gazap ateşi,
Burada beyazlar döktürür ecel teri,
Oda yastık altı günlüğünün ciltli kapağını,
Siyahlara emanet etti,
Ve bağırdı;
?'Ben deli değilim.''

Odası kelepir çaresizlikle süslü,
Bir yatak kolları düğümlü tabut misali,
Anlamsız tebessümlerden bir masa,
Birde kendi hiçliğinden ibaretti.

Geçmişi düşsel bir muallaktı,
Mavi bilyelerden hayalleri var mıydı?
Yoksa şakaklarını zonklatan bu soru muydu?
Belki de kendini boş bir uçurumda bulma korkusu.

Neydi?
Kimdi?
Yaşıyor muydu?
Ölmüş müydü?
Salasında oda ceremelerini,
Bölüşmüş müydü?
Kendi cenaze namazının ön saflarında.

Çığlıklar boğuyordu damarlarını,
Rüzgar kendinin sandığı kollarını sıkıyordu,
Ve o hep bağırıyordu;
?'Ben deli değilim.''

İntihar reçetesi yazdı zatıaline benliği,
Haber aldılar sanırım bir muhbirden,
Omuzlarındaki,
Ölüme hizmet eden ne varsa kaldırdılar,
Ne varsa alıp götürdüler hislerinden,
Sanki ustura keskinliğinde dizeleri yok gibi.

Geceler kum saatinin en manidar taneleri,
Doldurdu hep onları yüreğine,
Yıldızlara dert yandı,
Dolunayda sevdasından semaya yakardı,
Ve bağırdı,
Her cellat lahzasında bağırdı çağırdı,
?'Ben deli değilim.''

Ardından yine aynı cevabı aldı,
?'Hepsi aynı şeyi söyler.''

Bir ruhsal dönemeç anında firarı denedi,
Özgürlüğün kokusunu yakından duydu,
Bembeyaz bir güvercinin kanat seslerini dahi,
Kendinin gibi hissetti,
Ancak erken mutluluğu yarı çıplak nefrete karıştı,
Köşeyi dönmeden üzerine çullandılar,
Acılar içinde yakalandı.

Bu sefer hücreye kondu,
Tekil düşüncelere mahpus oldu,
Ağladı bilmem kaç sene yedi dehliz yıkılırcasına,
Dudaklarının tuzunu bastı ebedi yarasına,
Ve hep bağırdı;
?'Ben deli değilim.''

Hiç ziyaretçisi gelmedi,
Ta ki o ana kadar...

Demir kapı bir müjdeli açıldı bu kez,
İçeriye giren adım sesleri tazeydi,
Kaldırdı kafasını bizim deli,
Baktı gelen eskilerden biriydi.

Dokunsan kırılacak karanfilden ince belli,
Pamuk tarlasından çıkmış mağrur elleri,
Engin bir denizin rengini çalan mavi gözleri,
Saçları güneşin gündüz sarılığından bir parça sanki.

İlk ziyaretçi konuştu:
?'Merhaba...''

Bizimki hemen kendini acındırdı,
Çoktan fırsatını kollarmış gibi;
?'Ne olur çıkar beni buradan,
Ben deli değilim...''

Ziyaretçinin sesi yumuşadı;
?'Bende bu nedenle geldim,
Deli olduğunu kabullenmen için...''

Bizimki çok fena kızdı;
?'Ben deli değilim...''

Ziyaretçinin sesi kısıldı;
?'Yazık ki öylesin.''

Bizimki çıngar çıkaracak belli,
Bağırdı;
?'Hayır değilim.''

Ziyaretçi sümbül kokan ziyaretçi,
Daha da yakınlaştı;
?'Kabul edersen daha kolay olur.''

Bizimkinin inadı inat;
?'Kanıtla.''

Ziyaretçi hafifçe tebessüm etti,
?'Deli olmasan şiirlerindeki kadın,
Şimdi karşında olur muydu...''

Bizimkinin siniri bozuldu kahkahalara boğuldu,
O sırada ziyaretçi sanki toz oldu...

Duvara döndü bizimki;
?'Böylesi daha iyi sanki,
Ya birde gerçekten akıllı olsaydım.''

10 Mayıs 2009 658 şiiri var.
Yorumlar (9)
  • 16 yıl önce

    Ya birde gerçekten akıllı olsaydım, güzel soruyla biten öykü tadında bir şiir kutlarım sevgilerimle👍👍👍👍👍

  • 16 yıl önce

    gittikçe yere daha sağlam basan dizeler yazıyorsun kardeşim... ilk okuduğum günden beri sana inancım tam... daha da olgunlaştıkça, çok daha güzel şiirler yazacaksın...

    tebrikler kardeşime..

    eyvallah!

  • 16 yıl önce

    Hikaye tadında bir şiir olmuş..Yüreğine sağlık kardeşim..

  • 16 yıl önce

    şairimin şiirlerini kacırmısım..

    denk gelmemısım.. bir de şiir neden yazmıyor dıye sana hayıflanıyorum...

    tebrıkler arkadsım....

  • 16 yıl önce

    sevgili metin;

    şu gizemli

    düşündüren

    şair aklı

    hep bu temada okutuyor

    👍

    sevgiyler kal...